Kalp damar hastalığının gelişmesi ve ilerlemesinde etkisi kanıtlanmış risk faktörleri vardır. Kan basıncı yüksek, kan kolesterol düzeyi yüksek, şeker hastalığı olan, sigara içen, ailede erken yaşlarda kalp damar hastalığı olan ve belli yaşın üzerindeki kişiler (erkeklerde 40 yaş üstü, kadınlarda 55 yaş üstü veya menopoz sonrası) kalp hastalığına adaydırlar. Eğer kişide bu sayılan faktörlerin sayısı fazla ise kalp hastalığı riski katlanarak artmaktadır. Bu klasik risk faktörlerinin yanında, fazla efor yapmayan, standart yaşayan, şişman, beslenme alışkanlığı karbonhidrat ve kırmızı et gibi besinlere odaklı kişilerde hem kalp hastalığı hem de hastalığa bağlı kalp krizi ve felç gibi olumsuz olaylar daha fazla görülür. Kalp yetersizliğinin en sık sebebi kalp damar hastalıkları olduğundan dolayı benzer risk faktörleri kalp yetersizliği için de geçerlidir. Ritim bozuklukları ise, hiçbir risk faktörü veya hastalığı olmayan sağlıklı kişilerde doğuştan ya da sonradan olabileceği gibi, ailevi bazı hastalıkların, kalp damar hastalığı ve kalp yetersizliğinin bir sonucu olarak oluşabilir. Stres ve koşuşturmaca hangi iş kolunda varsa o meslek risklidir. Çünkü yoğun stres kalbi en çok yoran ektendir. İş yaşamında sürekli stres yaşayanlar, kapalı ortamda çalışanlar, sigaraya maruz kalanlar, işleri nedeniyle uyku ve yemek düzeni olmayan bireyler kalp hastalıkları açısından risk altındadır.
Hareketli bir yaşam süren, spor yapanlarda kalp hastalıkları görülme oranı daha mı düşüktür?
Günümüzde teknolojinin sunduğu otomobil, yürüyen merdiven ve asansör gibi imkânlar nedeniyle gün geçtikçe daha az hareket etmeye başladık. Oysa fiziksel aktivite azlığı ve fizik kondisyon yetersizliği kalp damar hastalıklarının oluşumunda önemli bir risk faktörüdür.
Koroner kalp hastalığı veya kalp damar hastalıklarından korunmanın en önemli maddelerinden biri de düzenli egzersizdir. Düzenli egzersiz ve spor yapılması koroner kalp hastalığında değiştirilebilir risk faktörlerinden birinin ortadan kaldırılması anlamına gelir.
Sporun düzenli yapıldığı takdirde kalp sağlığı açısından yararlı etkileri olduğu gösterilmiştir. Kilo kaybını sağlaması, kan basıncı kontrolünü kolaylaştırması, diyabette kan şekeri kontrolünü iyileştirmesi, kan lipitlerini olumlu olarak etkilemesi kalp-damar sağlığı açısından yararlı etkilerdir.
Örneğin televizyon önüne kondisyon bisikleti koyun, bir yere giderken 15 dakika yürüyüp sonra yine yürüyerek dönün. Asansör kullanmayın, merdivenleri tercih edin. Uzun vadede hayata en çok katkısı olan şey spordur. Eğer her gün 15 dakikadan fazla yürüyebilirseniz, ani ölüm riskiniz azalır. Önlemek için su da çok önemli. Günde 8 bardak su, riski düşürür.
Kalp krizi nedir? Krizde ilk önlemler nelerdir? Hasta ve hasta yakınlarına önerileriniz neler olur?
Kalbin fonksiyonlarının görebilmesi için yeterli miktarda oksijene ihtiyacı vardır. Damar sertliği sonucu ileri derecede daralan koroner damarların içinde pıhtı oluşup tıkanması sonucu o damarın beslediği kalp bölgesine yeterli oksijen gidemeyince 20 dakika içerisinde bu bölgedeki kalp adalesi ölmeye başlar. Bu duruma kalp krizi ( myokartinfaktus ) adı verilir.
Ani kalp damarı tıkanmasına bağlı olarak ortaya çıkan kalp krizinde en önemli nokta, göğüs ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkar çıkmaz kişinin tam donanımlı bir hastaneye başvurması ve sağlık yardımı almasıdır. Ölümlerin yarısı kalp krizi başladıktan sonraki ilk saat içinde ortaya çıkar. Bu nedenle mümkün olan en kısa sürede kalp krizine müdahale edilecek düzeyde bir sağlık kuruluşuna başvurmak çok önemlidir. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa, tıkanan damarı açıcı tedavi yöntemleri de en kısa sürede uygulanabilir ve kalbin hasar görmesinin önüne geçilmiş olur. Hastaya hastanede müdahalede önemli olan hızlı tanı konulması ve müdahalenin uygun bir şekilde yapılmasıdır.
- Sağlık deneyiminiz yoksa kalp krizi geçiren birine müdahale etmeyin, başka hastalara veya kendinize ait kalp ilaçlarını vermeyin.
- Hemen ambulans yardımı isteyerek hastayı en yakın tam donanımlı bir hastaneye ulaştırın.
- Bu esnada, kalp krizi geçiren kişiyi uygun bir yere yatırın
- Ayaklarını kalp seviyesinin üzerine kaldırarak, kalbe daha çok kan akışının olmasını sağlamaya çalışın
- Üzerindeki sıkı olan kıyafetleri gevşetmek, kravatı çözmek gibi yardımlarda bulunun
- Önemli olan, hastayı tetkik ve tedavilerinin, yerinde ve uygun şekilde yapılabileceği bir hastaneye ulaştırmanızdır.
0 YORUM