SÜMELE MANASTIRI – TRABZON
Karadeniz Rumları tarafından anlatılan efsaneye göre; Atina'lı Barnabas ile Sophronios isimli iki keşiş rüyalarında İsa'nın öğrencilerinden Aziz Luka'nın yaptığı üç Panagia ikonundan, Meryem'in bebek İsa'yı kollarında tuttuğu ikonun bulunduğu yer olarak Sümela'nın yerini görürler. Bunun üzerine birbirinden habersiz yola çıkan bu iki keşişin Trabzon’da karşılaşması ve rüyalarını birbirlerini anlatmaları üzerine kilisenin temelleri atılır.
 
KAUNOS - MUĞLA
Efsaneye göre Anadolu’da Karya Kralı olarak bilinen Miletos’un biri kız biri erkek, ikiz çocukları dünyaya gelir. Kız olan çocuğa Byblis, erkek olana ise Kaunos ismi verilir. İkizler birbirini çok sever fakat Byblis’in sevgisi o kadar büyüktür ki, bu durum kardeş sevgisi aşmaya başlamış ve bir aşka dönüşmüştür. Aşkından dayanamayan Byblis, Kaunos’a bir mektup yazarak sevgisini açıklamaya karar verir. Bunu öğrenen Kaunos çok utanır ve üzülür, çözümü ise kenti terk etmekte bulur. Gittiği yerde bir kent kurar ve kente onun adı verilir.
Bir başka efsaneye göre ise bu aşk karşılıklıdır ve ikizlerin bir de çocukları dünyaya gelir. Bunu öğrenen kral, Kaunos’u ülkeden sürgün eder. Kaunos bugün Likya sınırlarında yer alan Dalyan’ın karşısında bulunan Kaunos kentini kurar. Her iki hikâyede de sonuç değişmez. Byblis, aşık olduğu ikiz kardeşini uzun bir süredir görememenin üzüntüsüyle dağlara çıkar, gözpınarları kuruyana kadar ağlar. Byblis, yüksek bir kayanın üzerinden atlayarak hayatına son vermek ister, ona acıyan Nymphler (Mitolojik Su Perileri), onu bu azaptan kurtarır ve onu bir pınara dönüştürür. Artık Byblis’in gözyaşları nehir olup akmaktadır.
 
HASANBOĞULDU - BALIKESİR
Kaz Dağları’nda geçen bir Türk efsanesine göre; yetiştirdiği ürünleri pazarda satarken tanışan Hasan ve Emine birbirlerine âşık olur fakat Emine’nin ailesi bu evliliğe sıcak bakmaz. Hasan’ın kızlarını hak etmesi için 40 kilo ağırlığındaki bir tuz çuvalını dağın tepesine taşımasını isterler. Narin bir yapıya sahip olan Hasan, bu görevi yerine getiremez ve olduğu yere yığılıp kalır. Emine onu ararken boynunda bulunan yazmanın gölette yüzdüğünü görür, sevdiğinin boğulduğunu anlayan Emine hayatına son verir. Hasan’ın boğulduğu bu göle, Hasanboğuldu adı verilir.
 
ASPENDOS ANTİK TİYATROSU - ANTALYA
Aspendos kralı, herkesin evlenmek istediği güzeller güzeli kızını kime vereceğini bilemez ve "Kim halkımız, kentimiz için en yararlı şeyi yaparsa kızımı ona vereceğim" diye duyurur. Bunun üzerine iki erkek kardeş kente iki ayrı yapı yaparlar. Kral önce kente çok uzaklardan karmaşık zorlu birçok yolu geçerek, su getiren su kemerlerini yapan kardeşi seçmek ister. Buna karşılık diğer kardeş olan Zenon mimarı olduğu antik tiyatro yapısını sunar. Tiyatroyu gezerken üst sıralarından bir ses duyan kral, “Kral kızını bana vermeli” diyen Zenon’un bağırması sonucu tiyatronun akustiğine hayran kalır ve kızını büyük bir kılıç ile ikiye ayırarak kardeşlere verir.