1960’ lı yıllara dayanan bir geçmişiniz olduğunu biliyoruz. O günlerden bugüne gelene kadar firmanız nasıl bir süreçlerden geçti, nasıl bir gelişim gösterdi ve bugün geldiği noktadan bizlere bahsedebilir misiniz?

1973 yılında kurulan firmamız, iki kardeşin ve daha sonrasında ortak olan arkadaşların mekanik tutkusu ve merakıyla başladı. Demirkapı'daki küçük bir atölyeden başlayan şirket 1998 yılında ikinci fabrikaya taşındı. Üretim ve faaliyetler şuanda İstanbul Pendik'teki 16.000 m2'lik fabrikamızda gerçekleştiriliyor. 
I-Mak ailesi, 200'den fazla çalışan ve dünya çapında yüzlerce distribütör ve satıcı entegrasyonu ile günden güne büyümektedir. Bugün, I-MAK rekabetçi ve teknoloji odaklı bir şirkettir, modern makineleri ile şirket 50'den fazla ülkede 1.000.000'dan fazla ürün referansı sunmaktadır.
I-MAK, trendler, pazar dinamikleri ve aktüelite ile  sürekli gelişti, ancak bir değişken aynı kaldı, mekanik ve merak tutkusu hala şirket için temel değerlerimizdir.

Teknolojiyi yakından takip ediyorsunuz, ürünlerinizden, yeni teknolojilerinizden söz edebilir misiniz. 

50'den fazla global pazarda faaliyet gösterirken, yüzlerce redüktör üreticisi ile doğrudan rekabet halindeyiz. Bu rekabet hali, sürekli bir kıyaslama ve pazar analizi yapmayı kolaylaştırdığı için büyük bir avantajdır. Kendi ARGE ekibimiz ve diğer teknik ortaklarımızla, ürünlerimiz ve hedeflediğimiz sektörlerle bağlantılı tüm teknolojilerin gelişimini takip ediyoruz. Şu anda redüktör gövdelerimiz için yeni materyaller üzerinde çalışıyoruz ve müşterilerimiz için yıkanabilir ürünler ve yüksek hijyen standardı sunan paslanmaz çelik üniteler geliştiriyoruz. Ayrıca süper-verimli motor için çalışmalarımızı sürdürüyoruz, motor fabrikamızla birlikte yeni nesil motorlar üzerinde çalışıyoruz. Son olarak, otomasyon sektörleri ve redüktör izleme konusunda güçlü adımlar atıyoruz. Artık kilit müşterilerimize redüktörlerini uzaktan izleme ve çalışma durumu hakkında önemli veriler toplama olanağını sunuyoruz.

Geniş bir sektör yelpazesine sahipsiniz hitap ettiğiniz en yoğun sektörler hangileridir.

Uzun yıllar deneyimlerimiz ve uzmanlığımız sayesinde, çeşitli sektör ve endüstrilere hizmet vermekteyiz. 90'dan fazla ülkede silolarda binlerce özel silo redüktörünün kullanıldığı tarım sektöründe global bir marka olma yolunda ilerliyoruz. 
Su ve atık arıtımında da, redüktörlerimiz çeşitli belediyelerde ve endüstriyel tesislerde suyu temizlemek ve ayrıştırmak için kullanılıyor. Atık arıtımında, İstanbul Pendik'teki Türkiye’nin ilk tam otomatik atık ayrıştırma merkezine imzamızı attığımız için bu sektörde lider şirketler arasında olmaktan mutluluk duyuyoruz.
Uzmanlığımız madencilik ve taş ocağı sektörlerine de uzanıyor, her gün redüktörlerimiz milyonlarca ton taşı ve kumu ezmek, elemek ve işlemek için tesislerde kullanılıyor. Kuzey Afrika’da Fas’ta dev fosfat madenlerinde, Güney Afrika’nın elmas madenlerinde ve Ekvator'daki taş ocaklarında kullanılan redüktörlerde, daha fazla üretkenlik, güvenlik ve hassasiyet için en iyi mühendislik çözümlerini sunuyoruz.
Bir başka uzmanlaştığımız sektör, sahne ve tiyatro uygulamalarıdır. Bu sektörde redüktörün sessiz çalışması ve yüksek güvenlikli olması en önemli koşullardır. Özel çift fren uygulamalarımız sayesinde eğlence sektöründe de gelişimimizi sürdürüyoruz. .
Ayrıca kimya, vinç ve kaldırma, inşaat, çelik ve gıda endüstrileri için de özel çözümler sunuyoruz.


Yurtiçi çalışmalarınızdan biraz bahsedecek olursak neler söyleyebilirsiniz. Bayileriniz ile yürüttüğünüz çalışmalarınızda nasıl bir yol izlemektesiniz. Onlara ne gibi imkânlar sunmaktasınız.

50'den fazla ülkede faaliyet gösteren I-MAK, sadece ihracat yapan bir firmadan ziyade, Türkiye ekonomisine katkıda bulunan ve yerel şirketleri rekabet yarışında tutan, her yıl daha fazla ihracat yapan bir şirkettir. Yurtdışı temsilcilikleri ve bayi ağı kapsamında son 5 yılımız için bir büyüme stratejisi uygulamaya karar verdik. Günümüzde iletişim hızının aşırı yüksek olduğu bir dünyada, yakınlık müşteriler için önemli bir faktör, bu sebeple kilit jeo-stratejik noktalarda kendi ofislerimizi açtık. I-MAK şimdi güçlü yatırım ve kapsamlı ortaklık ile dünya üzerinde 5 farklı konumda yer almaktadır.
SIPCO-IMAK.USA, yakın zamanda Houston, Texas'ta kendi ofis ve montaj tesisimizi açtık, yerel mühendis ve teknik uzman ekibimiz şimdi Kuzey Amerika pazarına yerel uzmanlık ve çabuk erişilebilirlik ile hizmet veriyor. Belarus merkezli I-MAK Russia, Rusça konuşan ülkelerden talep edilen projelerin geliştirilmesinden sorumludur. Avrupa'nın tabiren kalbinde yer alan ve güç aktarımın önemli merkezlerinden olan Italya’da kendi markamız I-Mak.Italy, Avrupa'daki faaliyetlerimiz için önemli bir lojistiği oluşturmaktadır. Ayrıca Hindistan’da İtalyan ortaklı MGM Varvel ile, Güney Afrika’da Bearing International şirketler grubu ile Afrika kıtasında 10 ülkeye hizmet vermekteyiz. Bu güçlü bayilik ve ortaklık ağı yanı sıra, önemli konumdaki şubelerimizde redüktörlerin alt montaj elemanlarını da stokluyoruz, 10 ülkedeki önemli distribütörler artık müşterilerine hızlıca monte edip stok çözümü sunabiliyor ve 24-36 saat teslimat süresi ile değerli bir avantaj elde ediyor.

Uluslararası ortamda rekabet edebilen bir firmasınız, Yurtdışı faaliyetlerinizde en çok dikkat ettiğiniz hususlar nelerdir, Yurtdışında yürütmekte olduğunuz çalışmalar nelerdir? 

Uluslararası stratejimizin anahtar noktası büyük oranda şudur ki; Fransız-Faslı bir profesyonel olarak tarafımdan yönetilen I-MAK uluslararası satış ekibi içinde çalışanların kültürlerarası entegrasyonudur. Ekibim 7 farklı dil ve uluslararası bilgi birikimini sentezleyen farklı milletlerden ve yeteneklerden oluşuyor.
Bu kültürlerarası prizma, her pazar için daha iyi bir anlayış sağlayarak her pazar için kişiye özel çözümler üretmemizi sağlıyor. Müşterilerin geri bildirimlerine de büyük önem veriyoruz,bizi rekabetin ön saflarında tutuyor ve her pazar hakkında bize farklı ve önemli bir anlayış getiriyorlar. Ayrıca çok yakın bir gelecekte yurtdışında yeni şube açmayı planlıyoruz, Güney Amerika ve Orta Asya büyük olasılıkla bu stratejinin bir sonraki adımları olacak. Ayrıca güç aktarım dünyasının çeşitli organizasyonlarında aktif rol alıyoruz. AGMA'yı (American Gear Manufacturing Association) bünyesine entegre eden ilk Türk şirketi olmaktan gurur duyuyoruz. Ayrıca, EUROTRANS Derneğinde de yönetim kurulu üyesi olarak Türkiye'yi temsil ediyorum.

Yurtiçi ve Yurtdışı pazarında olmak istediğiniz yerde misiniz?

Daha önce de söylediğim gibi, I-MAK zaten 50'den fazla ülkede faaliyet gösteriyor ve bu büyük harfle yazmamız gereken büyük bir başarı. Hedefimiz markamıza karşı farkındalık düzeyini artırmaktır. Bu tanıma ancak her pazardaki local ofisler, kilit projelere katılım, kültürel anlayış ve sürekli teknolojik gelişme ile sağlanabilir.
Hedefimiz, dünyanın dört bir yanındaki profesyonellerin aklına gelen ilk 10 redüktör firması arasına girmektir. Yerel pazarda ise, rakiplerimize saygı, müşterilerimizle sıkı işbirliği ve Türkiye'de olumlu bir etki ile sektörümüzü son 47 yıldır olduğu gibi sürdürmeye devam etmek istiyoruz.

 İMAK müşteri memnuniyetinde nelere dikkat ediyor, Bu konuda en hassas noktanız nedir?

Güçlü yanlarımızdan biri de, üretimimizin neredeyse tamamını kendi fabrikamızda yapabilmemizdir. Ürünlerimiz ve projelerimiz tesisimizde geliştirilir, tasarlanır ve üretilir. Bu, çözümümüzü her bir uygulamaya ve müşteriye uyarlayabildiğimiz için bize önemli bir avantaj sağlıyor. Bununla birlikte hızlı teslimat süremiz de avantajımız, İstanbul'daki fabrikamızda veya dünya çapındaki montaj merkezlerimizde, ekibimiz redüktörü en kısa sürede teslim etmek için çok çalışıyor. Son olarak, 5 farklı dilde (Türkçe, İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Arapça) 7/24 teknik yardım hattı imkanı sunan dünya çapında ilk redüktör firmasıyız. Müşteri herhangi bir bilgiye günün her saatinde telefonla ulaşabilir. Bu, müşterimizle olan ilişkimize hem ekstra bir güven katıyor hem de teknik veya operasyonel sorunlara hızlı cevap vermemizi sağlıyor. Şuanda destek ekibimize iki yeni dil hizmeti daha katıyoruz; Rusça ve İtalyanca.

Sektörün sorunlarına değinecek olursak neler söyleyebilirsiniz, Sorun olarak gördüğünüz konu veya konularda çözümü için siz ne gibi çalışmalar yürütmektesiniz?

Türkiye bu kadar çok sayıda redüktör üreticisine ev sahipliği yapan nadir ülkeler arasında. Dinamiği yüksek olan bu sektörün aktif bir üyesi olmaktan gurur duyuyoruz. Kendim ayrıca MIB (Makina İmalatçıları Birliği) aracılığıyla bu sektörün organizasyonu üzerinde aktif olarak çalışıyorum. Şüphesiz ve diğer birçok sektörde de olduğu gibi redüktör sektörü de kronik sorunlardan muzdarip, ancak geleceğe güveniyoruz ve ülkemizde yapılan son ARGE çalışmalarının ulusal şirketlerimizin dünyadaki rekabet gücünü artıracağına inanıyoruz.

Şuan içinde bulunduğumuz ve bir kısmını atlattığımız bu süreçte nasıl bir strateji belirlediniz? Bu durumu değerlendirecek olursanız neler söylemek istersiniz?

Diğer birçok şirket gibi COVID 19 krizi bizi de şaşırttı çünkü kimse bu kadar geniş ve etkili bir krize hazırlıklı değildi. Yine de kriz yönetimi planımızı hızla aktive ettik ve tüm departman yöneticileri çalışanların sağlığını korumak ve belirli bir verimlilik seviyesini korumak için doğru önlemleri aldı. Her ne kadar birçok insan Türkiye'nin bu krize ilk tepkisinde yavaş kaldığını düşünse de, Türkiye'nin krizde sağlık güvenliği ve ülke ekonomisi üzerindeki etkisini en aza indirmek için özellikle iyi bir performans gösterdiğini kabul etmemiz gerekir.
Finansal ve üretim açısından, iş planımızın bazı bölümlerinde faaliyetlerin yavaşladığını söyleyebiliriz, ancak daha geniş bir bakış açısıyla, bu krizi firmamız üzerinde sınırlı bir etkiyle aştığımızı söyleyebilirim. Bu dönemde tüm çalışanlarımızın pozisyonunu koruduğunu ve maddi anlamda hiçbir olumsuzluğun yaşanmadığını da bildirmekten mutluluk duyarız.


Okuyucularımıza son olarak neler söylemek istersiniz.

Son olarak eklemek istediğim; I-MAK çeşitli ortaklıklara açıktır. Çünkü iyi sinerji gelecekteki başarılar ve Türkiye’deki milli sermayeli şirketlerin global pazarda rekabet edebilmesi için çok önemlidir. Bu bağlamda, iş birliğine açık firmalarımızı fabrikamızı ziyaret etmeye, çözümlerimiz hakkında daha fazla bilgi edinmeye ve birlikte ilerlemeye davet ediyorum. Bu açık davet sadece ticari amaç için değil, aynı zamanda bilgi, vizyon, değer ve fırsatların ortak bir paylaşımı içindir.