Universal Robots olarak, otomasyon sektöründe 2005 yılından bu yana faaliyet göstermektesiniz. Kuruluş aşamalarınızı ve gelişim sürecinizi okuyucularımızla paylaşabilir misiniz?
Merkezi Danimarka’da olan ve 2005’te kurulan Universal Robots, kolaboratif robot ya da cobot olarak adlandırılan, hafif ve esnek robot kollarıyla endüstriyel robotiği yeniden keşfetmiş ve cobot’ların mucididir. Universal Robots, bugün 60’tan fazla ülkede 75 bin adet cobot’la otomotivden metal ve talaşlı imalata, havacılık ve savunmadan plastik ve polimere, medikalden elektrik ve teknolojiye, gıda ve tarımdan ilaç ve kimya sanayiye kadar neredeyse her sektörde yer almaktadır. 1.000’in üzerinde çalışanı olan şirketimizin dünya çapında 800'den fazla distribütör ağı bulunmaktadır. Universal Robots olarak; ABD, Almanya, Fransa, İspanya, İtalya, Çek Cumhuriyeti, Türkiye, Çin, Hindistan, Japonya, Singapur, Güney Kore ve Meksika bulunan bölge ofislerimiz, dünya çapında yaklaşık 60'tan fazla ülkede bulunan distribütör ve sistem entegratörü ile faaliyet göstermekteyiz.
Ürün gruplarınız nelerdir? Nedir bu cobot’lar? Bize anlatabilir misiniz?
Universal Robots tarafından icat edilen cobot’lar ileri teknolojisiyle tüm sektör ve üretim süreçlerinde manuel yapılan, zorlu ya da riskli işler için herhangi bir güvenlik bariyerine ihtiyaç olmadan (risk analizine bağlı olarak) çalışabilen endüstriyel robot koludur. Cobot’lar kolaylıkla programlanabilir, hızlı kurulumu, esnek konumlandırması ve iş birliğine dayalı yapısı sayesinde işletmeler için büyük avantajlar sağlar. Robot teknolojisine dair hiçbir altyapısı olmayan çalışanlar tarafından bile üretimin her aşamasında rahatlıkla kullanılabilir. Cobot’lar bu özellikleriyle, esnek üretim, dar alanda çalışabilen, kaliteli ürün ve düşük maliyetin yanı sıra hızlı yatırım geri dönüşü hedefleyen kobiler ve büyük ölçekteki işletmeler için önemli avantajlar sunar.
Cobot’ların kullanım alanları nereler? Cobot’lar güvenlik riski içeren işlerde de kullanılabiliyor mu?
Kolaboratif robotlar, çalışanlardan sıkıcı ve tekrar eden iş yükünü alarak çalışanların yeni görevlere gelebilmelerini sağlayarak daha verimli bir iş süreci geçirilmesini sağlar. Kolayca her yere taşınabilen cobot’lar; cıvatalama, zımparalama, taşıma, alma ve bırakma, paketleme, paletleme, etiketleme, makine besleme, enjeksiyon kalıplama, CNC, kaynak, kalite kontrol, montaj, yapıştırma-dağıtma, laboratuvar analiz ve test gibi pek çok süreçte ideal çözüm sunar.
Cobot'ların devreye alınması, kullanılması ve kurulması kolaydır. Kolay taşınabilir oldukları için cobot'un görevler arasında geçiş yapması için üretim yerleşim düzeninin değiştirilmesine gerek olmaz. Kolay programlanır ve minimum bakım gerektirir. Mühendis seviyesinde programlama gerektiren geleneksel robotların aksine cobot’lar akıllı telefon kullanan herkesin rahatlıkla öğrenebileceği kolaylıkta tasarlanır. Universal Robots, kolaboratif robot programlaması öğrenmek isteyenler için UR Akademi iş birliği ile ücretsiz online eğitim imkânı da sunar. Bu sayede dileyen herkes yalnızca 87 dakikada cobot programcısı olabilir.
Universal Robots’u sektördeki rakiplerinden ayıran özellikler, ürünler, hizmetler nelerdir?
Cobot teknolojisinin mucidi Universal Robots olarak, yaklaşık 20 yıla yakındır kolaboratif robot deneyimimiz ile birlikte 75 bin adet cobot kurulumu gerçekleştirdik. Bu cobot’ları geniş yelpazedeki endüstrilerde ve birçok uygulamada görebilirsiniz. Universal Robots’un sahip olduğu ekosistemler; cobot özellikleri, uzmanlığı ve tüm çalışmalarını bu teknoloji üzerine yoğunlaştırmış olması pazar lideri olarak uzun yılların tecrübesini müşterilerine yansıtması olarak özetlenebilir. UR cobot teknolojisi ile klasik üretim süreçleriyle yapılan işlerin cobot’larla nasıl kolay, hızlı, esnek-çevik ve güvenli şekilde yapabileceklerini, dijital dönüşümde bu teknolojinin önemini Türkiye ve sorumlu olduğumuz diğer bölgelere uygulamalı olarak paylaşıyor, düşünülen projeler için uzman desteği, eğitim ve teknik destek imkânı sunuyoruz.
Ayrıca UR+ platformumuzu bir parçası olmak isteyen firmalara köprü vazifesi görüyoruz. Universal Robots’u seçtiğinizde, her şekilde ve büyüklükteki işletme için olağanüstü bir satış sonrası desteğin kilidini de açmış olursunuz. Satış sonrasında, partnerlerimizle birlikte, müşterilerimizin kolaboratif robotların çalışma performansını proaktif olarak değerlendirmelerini sağlayan ve riskleri azaltan bir dizi araç sunuyoruz. myUR olarak adlandırdığımız müşteri portalı platformu ile kullanıcılardan çok olumlu geri bildirimler almaya devam ettiğimizi söylemekten gurur duyuyoruz. Yalnızca bir cobot’unuz veya tüm filonuz olsa da her alandan ve her büyüklükteki işletme için çalışma süresini her daim en üst düzeye çıkarabilmeniz için uzman tavsiyesi, uzaktan bakım, yedek parçalar, yerinde onarım ve daha fazlasını sunuyoruz.
Yenilikçi UR+ ‘Tak ve Çalıştır’ uygulamamızla kolay ve hızlı kurulum sağlayabilen Universal Robots olarak, ücretsiz online eğitim ya da sınıf eğitimleri sunan Universal Robots Akademi ile iş birliğine dayalı robot kavramlarını ve programlanmasını öğrenmek isteyenler için bir platform sağlıyoruz. Kolay programlama, hızlı kurulum, esnek konumlandırma ve uygulama, iş birliğine dayalı, herhangi bir güvenlik bariyeri olmadan insan ile beraber çalışmaya uygun yapısıyla (risk değerlendirmesine bağlıdır) kullanıcılara avantaj sağlayan Universal Robots, enerji verimliliği ve dar alanda çalışabilme, hafif-kompakt yapısıyla esnek üretim özellikleriyle işletmelerin maliyetlerini azaltmakta, verimliliğini ve çalışan memnuniyetini artırmaktadır.
Cobot’ları sosyal yaşamda ve iş hayatında daha fazla göreceğiz diyebilir miyiz?
Orta ve uzun vadede cobot teknolojisi, insan hayatının sadece endüstriyel alanda yer almakla kalmayıp sağlık, eğitim, tarım ve hizmet sektörlerinde de daha çok kendini gösterecek. Cobot’lar drone’lar gibi diğer birçok teknolojik unsurlarla etkileşimli olarak geometrik hızla geliştirilmeye devam edecek. Endüstri 5.0 çağında ürünler sadece yüksek kaliteli ve hızlı bir şekilde üretilmeyecek, kolaboratif robot teknolojisinin hızlı gelişimiyle yüksek çeşitlilik, yüksek ya da düşük üretim adetlerinde de insan dokunuşlarıyla daha yüksek katma değerli ürünlerin ortaya çıkması sağlanacak. İnsan sadece; yaratıcılığıyla, tasarımıyla ve aynı zamanda sosyal tamamlayıcı yönüyle fark yaratabilir. Nitelikli çalışanların geleceğinde sıkıcı, tekrarlayan ve tehlikeli işler giderek daha az yer alacak; bu tür işler cobot’lar tarafından çok daha iyi yapılacak. Uzun vadede, yaratıcı bakış açısına sahip insanların istihdam edildiği Endüstri 5.0 konseptine geçileceğine inanıyorum. Benzersiz insan yaratıcılığı cobot’ların yardımıyla daha çok ortaya çıkma fırsatı bulacak.
Universal Robots şu anda planladığı konumda mı? Geleceğe yönelik hedefleriniz nelerdir?
Dünyadaki otomasyon yönelim süreçlerine bağlı olarak, cobot endüstrisi sürekli büyümekte. Örneğin, 2021 senesinde bir önceki yıla göre yüzde 44 artışla dünya çapında 31 bin adet cobot satıldı. Önümüzdeki dönem yani 2026 senesine kadar cobot piyasasının üç misline çıkarak yaklaşık 100 bin birimlik sevkiyatlarla 2 milyar doları aşması bekleniyor.
Tüm bu gelişmelerle birlikte, cobot piyasası üç ana faktör tarafından yönlendiriliyor. Birincisi, birçok ülkede artan işgücü ve nitelikli çalışan eksikliği. Bu noktada şirketler yetenekli işçiler bulmak konusundaki zorluklara rağmen verimliliği arttırmak, kaliteyi korumak ve iyileştirmek için çözüm olarak otomasyona geçiyor. Bir diğer unsurda ise COVID pandemisi gibi belirsizlik dönemlerinin ardından birçok şirket direncini arttırmak ve üretimi piyasalarına yaklaştırmak istiyor. Üçüncü faktörde de, artan nüfus ve kentleşmenin, ürün ve hizmetlere olan küresel talebi arttırdığı, bu sonuçla beraber şirketlerin ayak uydurmak için daha da fazla üretmesi anlamına geldiği gözlemleniyor. Gelinen noktada şirketlerin, otomasyona yatırım yapmaya hazır olduğunu ifade etmek istiyorum. McKinsey’e göre otomatikleştirilmiş sistemler ve robotik teknolojisi, önümüzdeki beş yıl boyunca endüstri şirketlerinin sermaye giderlerinin yüzde 25’ini oluşturacak. Özetlemek gerekirse, cobot endüstrisinin geleceği oldukça parlak olacak. Universal Robots’ta hâlihazırda yaklaşık yüzde 40’lık bir küresel piyasa payımız bulunuyor. Bu küresel piyasa payımızın da bizi dünyanın lider cobot üreticisi yaptığını söyleyebilirim.
Özellikle, ambalaj ve paketleme sektörüne yönelik 2023 yılı Universal Robot trendleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
En çok tercih edilen uygulamalardan biri paketleme ve paletleme uygulamaları. Özellikle UR+ ekosisteminde birçok yeni tak-çalıştır üretime başla konseptinin yer alması bu uygulamalarımızı daha avantajlı hale getiriyor. Kutu yapma, paketleme, esnek paletleme gibi birçok sektörde farklı ve önemli kazanımlar sağlayan sistemlerimizin önümüzdeki dönemlerde daha çok talep göreceğini öngörüyoruz. Bu kapsamda paketleme ve paletleme uygulamaları son teknolojiye sahip cobot’lar ile daha basit, daha hızlı ve daha verimli hale geliyor. Tekrarlayan ya da ağır paketleme - paletleme uygulamaları dar alanda çalışabilen hafif ve kompakt yapıya sahip kolaboratif robotla otomatikleştiriliyor. Ayrıca ergonomik fayda sağlanarak çalışan memnuniyeti de arttırılıyor. Öte yandan ürün çevrim süresi kısalıyor ve kalite ile verimlilik yükseliyor.
Universal Robots Dünyanın çeşitli noktalarında çok sayıda temsilciliği bulunan bir firmasınız. Uluslararası pazarda var olmanın sağladığı avantajlar nelerdir?
UR’de teknolojisi bize ait olan cobot’ları dünya çapında 60’tan fazla ülkeye ulaştırıyoruz ve birçok bölgede ofisimiz var. Dolayısıyla, teknolojimizin hem son derece endüstrileşmiş ülkelerde hem de gelişmekte olan ülkelerde kullanılmasından dolayı kendimizi küresel bir şirket olarak kabul ediyoruz.
Son olarak okuyucularımıza neler söylemek isterseniz?
Maalesef bazı kişiler hâlâ robotların insanların işini alacağını düşünüyor. Vizyonumuz, insanların robotlar gibi değil, robotlarla birlikte çalışacağı bir dünya. Otomasyonda, şirket için daha değerli olan ve kişisel olarak işçiler için daha tatmin edici olan işleri üstlenebilme özgürlüğü tanıyor ve işçilerin sıkıcı, kirli ve tehlikeli işlerden kaçınmasına olanak sağlıyor. Ayrıca, daha fazla ve daha büyük sipariş alabilmelerinden ötürü otomasyonun şirketlerin büyümesi ve daha öncesine nazaran daha fazla çalışanı işe almasındaki kilit unsur olduğu örnekler de giderek çoğalıyor. Bu yüzden de, geleceğin işgücünü eğitebilecek ve şirketlerinin otomasyonda uzmanlaşmasını sağlayacak; mevcut olanın da becerisini geliştirebilecek birinci sınıf robot eğitimi verme konusuna kendimizi adamış durumdayız. Bunu da dünyanın dört bir yanındaki 100 adet eğitim merkezlerimizde süratle gerçekleştiriyoruz. Bununla birlikte dünya çapında 189 binden fazla kayıtlı kullanıcıya sahip UR Akademimizde online eğitimler sunuyoruz.
0 YORUM