Cumartesi , 23 Kasım 2024
HABERLER
ANASAYFA / Haberler / Türkiye - Birleşik Arap Emirlikleri Ekonomik ve Siyasi İlişkilerimiz

Türkiye - Birleşik Arap Emirlikleri Ekonomik ve Siyasi İlişkilerimiz

Ortadoğu'da Arap Yarımadası'nın güneydoğusunda bulunan, Umman ve Suudi Arabistan'la komşu olan BAE, Abu Dabi, Dubai, Acman, Füceyre, Resü'l-Hayme, Şarika ve Ummül-Kayveyn adlı yedi emirlikten oluşmaktadır.

Türkiye - Birleşik Arap Emirlikleri Ekonomik ve Siyasi İlişkilerimiz
Türkiye - Birleşik Arap Emirlikleri Ekonomik ve Siyasi İlişkilerimiz
Ortadoğu'da Arap Yarımadası'nın güneydoğusunda bulunan, Umman ve Suudi Arabistan'la komşu olan BAE, Abu DabiDubaiAcmanFüceyreResü'l-HaymeŞarika ve Ummül-Kayveyn adlı yedi emirlikten oluşmaktadır. Ülkenin başkenti ve en büyük ikinci emirliği olan Abu Dabi, aynı zamanda ülkenin siyasiendüstriyel ve kültürel merkezi konumundadır.
Ülke Monarşi ile Yedi Emirlikten oluşan federasyon tarafından yönetilir. (Arapça’da El İmarat el Arabiyye el Müttahide, İngilizce’de United Arab Emirates) Ülkenin başkenti Abu Dabi'dir. En büyük şehri ise dünyaca ünlü kent olan Dubai'dir. Körfez ülkeleri içerisinde en liberal dış ticaret rejimine sahiptir.
Ülkede diğer Arap ülkelerinde olduğu gibi Arapça resmî dildir. Eğitim genelde İngilizcedir. Ülkede çok yabancı olduğu için (HintçeEndonezceİngilizce de yaygındır. Özellikle iş hayatında yaygın olarak İngilizce kullanılır. Ticaret dili Fransızca, ArapçaFarsça ve İngilizcedir.
Ülkedeki en yaygın din ise %96'lık oranıyla İslam'dır. Azınlık dinleri olarak da toplam %4'lük oranlarıyla HıristiyanHindu ve diğer dinler takip ederler.
Türkiye - Birleşik Arap Birlikleri Siyasi İlişkileri
Türkiye ile BAE arasındaki siyasi alanda herhangi bir sorun bulunmamaktadır. Karşılıklı saygı, sevgi ve diyaloğa dayanan ilişkilerimiz her alanda memnuniyet verici düzeydedir. Özellikle son yıllarda, BAE ile siyasi, ekonomik ve kültürel alanlardaki ilişkilerimizde önemli bir ivme yaşanmıştır. Karşılıklı üst düzey ziyaretler bu ivmenin korunmasında önemli rol oynamaktadır.
BAE ile ekonomik ve ticari ilişkilerimiz de, siyasi ilişkilere paralel olarak son yıllarda önemli gelişme sağlamıştır. BAE, 2010 yılında yaklaşık 4 Milyar Dolar civarında bir hacimle ülkemizin bölgedeki en büyük ticaret ortağı konumundadır. 3.3 Milyar Dolarlık ihracat rakamımızla BAE, Türkiye’nin en büyük ihracat pazarları arasına girmiştir.
BAE özellikle müteahhitlik hizmetleri sektöründe faaliyet gösteren Türk firmalar için de önemli ve büyük bir pazar konumundadır. Türk Müteahhitleri BAE’de bugüne kadar üstlendikleri projelerin toplam değeri 7 Milyar Dolar’a ulaşmıştır. BAE, başta demir ve çelik ürünleri olmak üzere, yapı malzemelerinin ihracı bakımından da ülkemiz için aktif bir pazar özelliği taşımaktadır.
Öte yandan, BAE, tarım ve hayvancılık alanına tahsis etmiş olduğu geniş kaynaklara karşın, gıda tedariki yönünden halen dışa bağımlı durumdadır. Bu nedenle gıda, yaş meyve-sebze, hayvansal ürünler bakımından ülkemiz için önemli bir pazardır.
BAE üst yönetimi, her vesileyle Türkiye ile ilişkilerini tüm alanlarda daha da geliştirmeye büyük önem atfettiklerini vurgulamaktadır. Ülkemizin son yıllarda Ortadoğu’da izlediği aktif politika ve genelde Orta Doğu ve Avrasya bölgesinde istikrarın sağlanmasına yönelik yapıcı siyaseti, Türkiye’nin BAE’deki görünürlüğünü ve yönetim ile halk nezdindeki prestijini önemli ölçüde arttırmıştır.
 
Birleşik Arap Emirlikleri'nin Ekonomisi
Ülke Ekonomisi (2015)
GSYİH (milyar ABD $) 353 Enflasyon Oranı (%) 3,52
Reel GSYİH Büyüme Oranı (%) 3,1 İşsizlik Oranı (%) (2013 yılı) 3,8
Nüfus (milyon) 9,58 İhracat (fob-milyar ABD $) 333
Nüfus artış hızı (%) 3 İthalat (cif-milyar ABD $) 292
Kişi Başına GSYİH (ABD $) 32.847 Türk sermayeli firma sayısı 511
Kaynak: T.C Abu Dabi Büyükelçiliği
 
Başlıca ticaret ortakları: Japonya, İran, Hindistan, Çin, ABD, G. Kore
Başlıca ihracat kalemleri: Mineral yakıtlar ve yağlar, organik kimyasallar, plastik ve mamulleri
Başlıca ithalat kalemleri: İnci, kıymetli taşlar-madenler, elektrikli ve elektronik ekipmanlar, makine
İkili Ticari ve Ekonomik İlişkiler:
Türkiye’nin BAE ile Dış Ticareti ( milyon $)
  2011 2012 2013 2014 2015
İhracat 3.707 8.177 4.966 4.656 4.681
İthalat 1.649 3.597 5.384 3.253 2.009
Hacim 5.356 11.772 10.351 7.909 6.690
Denge 2.058 4.580 -418 1.403 2.693
         
Kaynak: TUİK
 
BAE; petrol, petrol ürünleri ve doğal gazın yanı sıra alüminyum, inci, hurma ve kurutulmuş balık ihraç etmektedir. İthal ettiği ürünlerin başında ise makineler, ulaşım araçları, elektrikli ve elektronik araçlar, dayanıklı tüketim malları, kimyasal maddeler, ilaç, gıda maddeleri, canlı hayvan gelir. Dış ticareti daha çok Amerika Birleşik DevletleriFransaHollanda ve Japonya iledir. Dış ticaretinde açık olmamaktadır. 1990'da ihracatı ithalatından yaklaşık 8,5 milyar dolar daha fazla olmuştur.
 
Başlıca ihraç ürünlerimiz: Değerli taşlar-madenler, demir-çelik, mineral yakıtlar ve yağlar
Başlıca ithal ürünlerimiz: Değerli taşlar-madenler, alüminyum ve mamulleri, plastik ve mamulleri
 
İkili İşbirliği Mekanizmaları
Karma Ekonomik Komisyon (KEK) Toplantısı: Son olarak 8. Dönem KEK Toplantısı 9-11 Şubat 2011 tarihlerinde Abu Dabi’de gerçekleştirilmiştir. KEK Eşbaşkanı Başbakan Yardımcısı Sayın Mehmet Şimşek’tir.
 
Türk-BAE İş Forumu: Son Türkiye-BAE İş Forumu, 11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün ziyaretleri esnasında 2012 yılı Ocak ayında, Dubai’de yapılmıştır.
 
Bileşik Arap Emirlikleri'nin Siyasi Görünümü
Bileşik Arap Emirlikleri (BAE); Abu Dhabi, Dubai, Sharjah, Fujairah, Umm Al Quwain ve Ajman Emirliklerinden oluşan 7 Emirliğin bir araya gelmesiyle 1971 yılında kurulmuştur. BAE, söz konusu 7 Emirliğin oluşturduğu bir Federasyon’dur.
BAE’nin, topraklarının ve petrol üretiminin yaklaşık % 90’ı Abu Dhabi Emirliği’ndedir. İkinci büyük Emirlik ise Dubai’dir.
Federasyonun kuruluşundan itibaren, Devlet Başkanının Abu Dhabi Emiri, Başbakanın ise Dubai Emiri olması yönünde yazılı olmayan bir mutabakat vardır. Dış politika, güvenlik, ordu ve askeri konular ağırlıklı olarak Abu Dhabi Emirliği’nin kontrolündedir.
40 üyeden oluşan Federal Ulusal Konsey ise gerçekte bir danışma meclisi niteliğinde olup, Hükümet tarafından ele alınmakta olan politika ve programların tartışıldığı bir forum görevini yapmaktadır.
BAE’de siyasi parti yoktur. BAE Devlet Başkanı, yasama ve yürütme yetkisine sahiptir. Yedi emirliğin Emirlerinden oluşan Yüksek Konsey, BAE’deki en üst düzey yetki ve karar organıdır. Yüksek Konsey’in Başkanı BAE Devlet Başkanı’dır. Devlet Başkanı, Yüksek Konsey toplantı halinde olmadığı zamanlar, bu konseyin tüm yetkilerini kullanabilmektedir. Dolayısıyla, Devlet Başkanı, yasama ve yürütme yetkisine de sahiptir.
BAE, ülkede mevcut güçlü merkezi yapı ve tek elden kontrolün de getirdiği avantajlarla Körfez coğrafyasında oldukça aktif, dış dünya ile irtibat ve etkileşimi iyi, hoşgörülü, dışa açık, batı yanlısı, uluslararası meselelere duyarlı ve katılımcı bir dış siyaset izlemektedir.
Diğer ülkelerin içişlerine karışmama, bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygı gibi temel ilkelere dayanan, ayrıca bölge ve Arap ülkeleri ile yakın ve dostane ilişkiler kurmaya öncelik veren BAE dış politikası ekonomik gücünün de katkısıyla son dönemlerde daha aktif ve dinamik görünüm kazanmaya başlamıştır.
Ortadoğu coğrafyasının önemli unsurlarından biri olarak Türkiye, Arap ülkelerinin istikrar, güvenlik ve huzurlarını doğrudan kendi istikrar, güvenlik ve huzuruyla bağlantılı görmektedir. 

Bu bağlamda Türkiye, Arap ülkelerinin karşı karşıya olduğu tüm sosyal, ekonomik ve siyasi sınamalarda, bu ülkelerin yanında durmak ve elden gelen destek, dayanışma ve katkıyı sağlamaya gayret göstermekte, sorunların ancak işbirliği, eşgüdüm ve diyalog yoluyla ve sadece siyasi sahada kalıcı ve sürdürülebilir çözümlere kavuşturulabileceğine inanmaktadır. 

İstikrar ve barış arayışı kapsamında Türkiye, bölgede yaşanmakta olan sınamalara soğukkanlı ve uzun vadeli bir bakış açısıyla eğilmekte, günü kurtarıcı çözüm önerilerinden ziyade, alandaki gerçekliklerle uyumlu, bölge halkların özümseyeceği, dolayısıyla da kalıcı olabilecek çözüm alternatifleri geliştirilmesi yönünde aktif ve ön alıcı bir tavır sergilemektedir. 

Keza Türkiye, bölgeye yönelik genel bakış açısı çerçevesinde, tüm Arap ülkeleriyle şartların el verdiği ölçüde siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel işbirliği ve angajmanı artırmaya çaba göstermekte, bu angajman çabaları sayesinde sağlanabilecek ikili ve bölgesel karşılıklı bağımlılığın, bölgesel istikrar, barış ve huzur ortamının en güçlü temel taşı olacağını savunmaktadır. 

Bu genel çerçeve kapsamında Türkiye’nin Arap ülkeleriyle geleceğine yönelik vizyonu da, kalıcı ve sürdürülebilir bir siyasi ve güvenlik istikrar ortamında, sosyal, ticari ve kültürel etkileşimin kazan-kazan ilkesi temelinde geliştirilmesi ve bu sayede, ülkemiz dâhil, tüm bölge ülkeleri halklarının refah ve huzurunun artırılması yönündedir. 
 

0 YORUM

YORUM YAPIN

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER BAŞLIKLAR