- 1962 yılında Hasmak Plastik Makineleri olarak Hasan Manav tarafından kurulan Hastek, 50 yıllık bilgi birikimiyle sektörde adından sıkça bahsettiriyor. Peki, kuruluş süreciniz hakkında biraz bilgi verir misiniz?
1962 senesinden 1994 senesine kadar Türkiye’de yokluklar ile mücadele ederek sektöre binlerce plastik enjeksiyon makinesi, on binlerce kovan vida üreten, binlerce kalifiye eleman yetiştiren, on binlerce kişiyi istihdam eden, PAGEV Vakfı kurucularından Hasan Manav’ın aile firması Hasmak A.Ş., 1995 senesi başında plastik enjeksiyon makine ve kovan vida imalatını bırakmaya karar verdi. İmalatı bırakmasının sebepleri olarak, makine üretim yan sanayisinin yeteri kadar gelişmemesi, devletin makine imalatçılarına ve AR-GE harcamalarına yeteri kadar destek olamamasını gösterebiliriz. Gelen Çin ucuz makine rüzgârını erken teşhis edip rekabet edemeyecek duruma gelineceğini sezen onursal başkanımız, “Avrupa makinelerine eşdeğer teknolojiye sahip makine yaparsak bunu Türk sanayicisi destekler mi?” diye bir araştırma yaptırdı. Ancak müşteriler ne kadar eşdeğer makine de olsa, o parayı yerli üreticiye vereceğimize %20-25 daha fazla verir Avrupa’dan makine alırız, dediler. Böyle bir sonuç çıkınca 1995 senesinde tüm çalışanlarına tezgâhları vererek küçük yan sanayi firmalar oluşturdu ve imalatını kapatırken de mevcut müşterilerine hizmetin kesilmemesini sağlamış oldu. 1995-1997 yılları arasındaki geçiş döneminde ise yedek parça, kovan vida desteğini müşterilerine ufak bir imalathane de vermeye devam etti. Hasmak firmasının devamı olan Hastek 1998 senesinde, bir üretici mantalitesi ile yurt dışından plastik enjeksiyon makine ve yardımcı ekipmanlarını bilgi ve tecrübelerini de katıp özel olarak imal ettirip depodan satmaya ve satış sonrası hizmetlerini vermeye başladı. Özellikle yedek parça stoğunu çok tutan ve anında satış sonrası teknik hizmetten ödün vermeden çalışmalarını bugünlere kadar getirerek, kuruluşundan bu yana geçen 17 senede, konusunda pazar payının lideri konumuna geldi. Hastek her önüne gelinen firma ile mümessillik anlaşmaları yapmadığı ve konusunda lider, yapıları sağlam firmalar ile uzun süreler çalıştığından, 50 kişilik ve çoğu mühendis olan anında destek kadrosu ile deposunda yedek parça ve ürün stoğu en fazla olan firma olduğundan adından sıkça bahsediyor olsa gerek.
- Çok çeşitli sektörlere hizmet veriyorsunuz. Çözüm ortağı olduğunuz sektörler ve ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz? 2016 yılı için yeni bir ürün ya da projelendirme çalışmaları olacak mı? Bahsedebilir misiniz?
Plastik sektörü hemen hemen tüm sektörlere hitap eden bir sektör, biz de dolayısı ile hemen hemen her sektöre hitap ediyoruz bu sayede. Bizim çok önemli bir ayrıcalığımız her bir müşteriye gerçekten ihtiyacı olan ürünü seçip doğru teklif verebilmemizdir. Bu da eğitimli mühendis kadrosu ve bilgi ile mümkün... 50 yıl üzerindeki piyasa tecrübelerimiz, plastik konusunda benim ve otomasyon konusunda ortağımın akademik eğitim ve tecrübeleri, dönemsel iç eğitimlere çok önem verişimiz, mümessil olduğumuz firmalardan aldığımız eğitim destekleri, her sektördeki müşterilere hitap edebilmemizi sağlayan faktörler. Bir de tabi işimizi çok ama çok ciddiye alıyoruz. Bu manidar lafım bazı kişilerin dikkatini çeker de bu işi yapanlara bir standart bir düzenleme getirirler diye umuyorum. Çözüm ortağı olduğumuz sektörlerin başında gıda ve ambalaj, otomotiv, beyaz eşya, kahverengi eşya, medikal sektörlerini sayabiliriz. 2016 yılında daha çok aktif olacağımız yeni alanları tüm elektrikli enjeksiyon makineleri ve her sektörde kullanılan (hammadde katkı malzemeleri ve boya için) dozajlama cihaz ve kontrol üniteleri olarak sayabiliriz. Her bir çalışmamızda en önde gelen ilke enerji tasarrufu ve yüksek verimlilik.
- Müşterilerinize işletmelerindeki verimliliği artırmaya yönelik projelendirme ve danışmanlık hizmetleri de veriyorsunuz. Bu çalışmalarınızdan biraz bahsedebilir misiniz? Hangi aşamalarda müşterilerinize çözüm sunuyorsunuz?
Açıkçası her aşamada müşterilerimize danışmanlık hizmeti veriyoruz. Şunu üretmek istiyorum diyene de cevap veriyoruz, şunu üretiyorum, daha verimli çalışmak istiyorum diyene de... Bu bakımdan mevcut potansiyel müşterilerimiz ikiye ayrılıyor. Büyük bir kısım bizim uzun yıllardır çalışmalar yaptığımız, artık üretimleri konusunda neredeyse teknik ortaklığımız var diyebileceğimiz büyük ve köklü kuruluşlar. Ne zaman, neye ihtiyaç duysalar, nasıl bir sorun yaşasalar bu müşterilerimiz, bizi arıyorlar ve en kısa zamanda, en güvenilir sonucu alıyorlar. Diğer bir kısım ise ilk defa yapacakları projeler konusunda bize danışan müşteriler. Biz prensip olarak olmayacak duaya amin demediğimiz için, bilgi ve birikimimizle sadece yapabileceğimiz projeler ile ilgili çalışmalar yapıyor ve bu projenin başarılı olması için bütçelere bakmadan önce 100% çözüm önerisini su üstüne çıkarıyoruz. Çoğu zaman bu dürüstlük ve sadece teknik yaklaşım bize iş kaybettiriyor, ancak sonrasında yapılan eksik yatırımlar sayesinde yaşanan problemler ile tekrar düzeltme projelerine desteği verdiğimiz çok oluyor. Danışmanlık desteği verebilecek kapasiteye sahip olmak için sağlam bir kadro, eğitime ayrılan bütçe ve zaman, köklü firmaların mümessili olmak gerekiyor. Bunu bu şekilde yapabilen firma sayısı çok az. Özellikle son yıllarda sadece cihaz al sat mümessilliği yapan firmalar bu tip müşterilere büyük zarar veriyor. Umarım bu standartlar da bir gün devletimiz tarafından belirlenir de haksız rekabete ve yanlış yatırıma sebep olan firmalar elenir, Türk plastik sanayisi çok daha hızlı ve hata yapmadan gelişir.
- Ürünlerinizi satış sonrasında nasıl bir hizmetle destekliyorsunuz? Teknik servis hizmetleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Her sattığımız ürünün eğitimi alınıyor yurt dışında. Periyodik iç eğitimlerle geliştiriliyor mutlaka. İkinci önemli konu yedek parça stoğu. İddia ediyorum Türkiye’de bizimle aynı işi yapan kimse de bu kadar yedek parça stoğu yok. Teknik servis zamanlaması konusunda İstanbul ve İzmir’e bir gün içinde, şehir dışına ertesi gün servis veren tek kuruluşuz diyebiliriz. Bu arada iş yerimizde servis verebilme, bakım ve tamirat yapabiliyoruz. Teknik servis ekipmanlarımız son teknoloji ve pahalı cihazlar. Yine bu konuda Türkiye’de işimize en çok yatırım yapan firma olduğumuzu iddia ederim. Örneğin, herkes bir makinede kolon mili ayarını yarım günde ve çok da hassas olmadan yaparken, bizim İsviçre’den getirttiğimiz elektronik cihaz ile yarım saatte ve en hassas şekilde yapılıyor. Bu da yarım günlük servis ücreti değil, sadece yarım saatlik servis ücreti ile bitmiş oluyor. Servis ücretleri konusunda en mütevazı şekilde davranıyoruz Bizim için önce işi acilen bitirip müşteri ihtiyacını karşılamak, sonra müşteri müsait olduğunda servis ücretini istemektir. Yine piyasadan duyduğumuza göre önce para isteyip servise giden çok kuruluş var.
- Hastek olarak yurt dışı çalışmalarınızdan biraz bahsedebilir misiniz? Yurt dışında nasıl bir çalışma politikası izleniyor? Ayrıca Ar-Ge konusunda yürüttüğünüz çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
İşimiz yurt dışındaki firmalar ile genelde doğal olarak. Biz konusunda uzman olan firmaların mümessili olur, eğitim almadan o firmanın ürününü satmaz, yedek parça stoğu tutmadan da hiçbir cihazını devreye almayız. Tabi bu köklü yurt dışı firmalarının hoşuna gidiyor ama sadece mal satma zihniyetinde olup müşteri memnuniyetini göz ardı eden yabancı firmalar tarafından beğenilmiyor ve bu tip firmalar ile çalışmıyoruz. Yurt dışı firmalarımızın tümü ile çok uzun süredir çalıştığımız için artık her biri ile aile gibi olduk... Her sene satış hedef ödülleri alıyoruz. AR-GE konusunda sadece bir değil, tüm departmanlarımız da aplikasyon mühendislerimiz var. Müşterilerden gelen talepler doğrultusunda ve bizim şirket içinde yaptığımız kalite kontroller ve piyasa araştırmalarında elde ettiğimiz verilerin geliştirilmesi için her daim çalışmalarımız var. Bunlar neticelendirildiğinde manueller olarak kayda alınıyor ve daha sonra iç eğitimlerde kullanılmak üzere arşivleniyor.
- Tanıtım çalışmaları hakkında neler yapıyorsunuz? Yurt içinde ve yurt dışında 2016 yılı içerisinde katılmayı düşündüğünüz fuarlar var mı? Bilgi verir misiniz?
Kurumsal iletişim departmanımıza ayırdığımız bütçe ve planlamalar dâhilinde tanıtım çalışmaları yapıyoruz. Türkiye’de 2016 yılında katılacağımız senenin 2. yarısında Tüyap’ta düzenlenen Ambalaj ve Plast Eurasia Fuarları var. Bu sene içinde her bir çeyrek yılda düzenlenecek ürün tanıtım seminerlerimiz olacak. Bu seminerlere çok bilgili konuşmacılar gelecek. Internet reklamlarına dergi reklamlarından daha fazla ağırlık vermeyi planlıyoruz bu sene, çünkü okuma oranı, bakma oranından çok daha düşük ülkemizde.
- 03-06 Aralık 2015 tarihinde düzenlenen Plast Eurasia 2015 Fuarı’nda yerinizi aldınız. Fuar nasıl geçti?
Biz 10 yılı aşkın senedir bu fuara 2. holün hemen girişinde aynı yerde katılıyoruz. Her zaman fuarın en canlı, üretim yapan standı olmaktan gurur duyuyoruz. Her sene bir takım yenilikler yapmaya çalışıyoruz. Bizce bu tip büyük organizasyonlar senede bir yapılmamalı ama sektöre destek olması açısından verilen her sene bir fuar kararına katılıyoruz. Fuar iyi geçti, mevcut müşterilerimize yeni teknolojilerimizi göstermenin yanı sıra yeni yatırımcılar ile de tanışmış olduk.
- Türkiye’de plastik sektörün bugün gelmiş olduğu konumu, şuanda içinde bulunduğumuz piyasa koşullarını da göz önünde bulundurarak, değerlendirirsek neler söyleyebilirsiniz? Gelecekte Türk plastik sektörünü nasıl bir konumda görüyorsunuz?
Türk plastik sektörünün geleceği, şu anda yapılan ve yapılacaklara bağlı. Eğer ülkede bu işin hammaddesinin üretimine yatırım yapılırsa, AR-GE konusunda devlet teşvikler verirse, eğitim konusunda devletin yanı sıra bu sektörden ekmek yiyen herkes zekâtlarını buraya verip adım başı meslek okulu yaptırırsa, rekabeti adil hale getirmek için belirli standartlar konulursa, o zaman Türk plastik sektörü önümüzdeki 10 yılda dünyada ilk 10 arasına girer. Yoksa olduğu yerde sayar ya da gıdım gıdım ilerler.
- Sektörel örgütlenmeler hakkındaki düşünceleriniz neler? Biraz bilgi verir misiniz?
Sektörel örgütlerimizin fedakârlıkla ellerinden geldiğini yaptığını görüyorum. Ancak bu örgütler plastik sektöründeki bireyler ile gelişir. Gördüğüm kadarı ile plastik sektöründe bulunan binlerce firmadan sadece %10’u sektörel örgütlerimiz ile ilişki içerisinde. Bu da geliştirilmesi gereken en önemli konulardan biri bence. Bu konuda derin derin konuşabilecek bilgi düzeyine sahip değilim. Bu sorunun muhatabı tüm örgütlerin başkan ve yönetim kurullarına güvenim tam ve sonsuzdur.
- Son olarak eklemek istedikleriniz?
HASTEK HAKKINDA:
Hastek Plastik Teknolojileri ve Otomasyon Sistemleri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti., 1962 senesinden beri Türk Plastik Sektörüne dürüstçe ve ilkeli bir şekilde hizmet vermiş olan Hasmak Plastik Makinaları'nın fikir ve destekleri doğrultusunda Muharrem M. Manav ve Cem Özkaracalar tarafından 1998 yılında kurulmuştur. Firmanın kurulum amacı, Türk plastik sektöründe hizmet veren her türlü firmanın teknolojik anlamda ihtiyacı olan otomasyon ihtiyaçlarını karşılamak ve dünya çapında çok hızlı bir şekilde gelişen bu sektördeki yeniliklerin takipçisi olmaktır. Firma yetkililerinin otomasyon ve plastik teknolojileri konusundaki birikimlerini Hasmak'ın 36 senelik sektörel tecrübesi ile birleştiren Hastek, satış öncesi ve satış sonrası teknik hizmet ağını kurulduğu günden beri sürekli büyütmektedir.
Plastik, elektronik, makine mühendisleri ve teknisyenleri ile dünya plastik teknolojisindeki gelişimleri sürekli takip ederek, müşterilerine hizmet ve değerli fikirler veren Hastek, kurulduğu günden bu yana istikrarlı gelişimini sürdürerek, kendi dizayn ettiği ürünlerinin yanı sıra birçok büyük avrupa menşeli firmanın da Türkiye mümessilliğini ve servis hizmetlerini vermektedir.
Hastek, mümessilliğini yaptığı firmaların da desteğini arkasına alarak, bilgi ve tecrübesini her geçen gün daha da arttıran satış ve servis kadrosu ile teknoloji ve otomasyona yatırım yapan müşterileri için en kısa sürede, en uygun ve en doğru çözümleri üretmektedir.
0 YORUM