Yüksek verim, düşük emisyon ve sıfır mekanik aşınma – yakıt hücreleri, sürdürülebilir enerji sağlayıcıları olarak pek çok avantaj sunuyor. Sabit enerji santrallerinde uygulayıcı olarak, araçların yürütülmesi, mobil aygıtlara güç sağlanması ve çok daha fazlası için uygun olup ana bileşenleri arasında bipolar plakalar yer alır. Elektrot plakaları metal, plastik veya karbon nanotüplerden yapılmış ve platin veya palladyum gibi bir katalizörle kaplanmıştır. Tepken gazları ve soğutucu maddeyi birbirinde ayırır ve bunları yakıt hücrelerinin ilgili reaksiyon bölgelerine dağıtırlar.
Hem mükemmel elektrik ve termal iletkenlik hem de kimyasallara ve yüksek mekanik temas basıncına karşı direnç sağlamak için, bipolar plakalar çok yüksek kaliteli olmalıdır. P+K Maschinen- und Anlagenbau GmbH’nin yeni test tesisinde, bipolar plakaların yüzey tesviyesi kontrol edilmekte ve kalınlıkları ölçülmektedir. Festo EMMS-ST step motoru ve CMMO-ST motor kontrolörü ile EPCO elektrikli silindirleri, test tesisinde bipolar plakaların titreşimsiz taşınmasını sağlamaktadır .
Temassız taşıma
P+K’nın yenilikçi test tesisi, araştırmalar yapmak ve Kademe 1 tedarikçileri için yeni yakıt hücresi üretim teknolojileri geliştirmek amacıyla kullanılmaktadır. Test işlemi, toplam 12 ayrı istasyonda yapılmaktadır.
EPCO elektrikli silindirler, bu istasyonlarda ve istasyon aralarında düşük titreşimli taşıma sağlamaktadır. İlk istasyonda, bir Bernoulli tutucusu konveyörden bipolar plakaları alarak bir iş parçası taşıyıcısına yerleştirir. Elektrot plakalarını bu taşıyıcıya yerleştirmek için, pnömatik olarak bir köşe açılır, bipolar plaka taşıyıcıya yerleştirilir ve taşıyıcı daha sonra bir yay mekanizması aracılığıyla pnömatik olarak kapatılır.
Hassas işlem
Bundan sonra, yüksek performanslı endüstriyel tip bir kamera kullanılarak bipolar plakanın soğutma tarafı görsel olarak muayene edilir. Bu, açık alan ve koyu alan aydınlatmasıyla desteklenir. Değişen aydınlatma koşullarının yardımıyla her tipte yüzey kusuru belirlenebilir. Müteakip istasyonda, plakalar aynı zamanda akış alanı tarafı olarak da bilinen alt tarafın yüzey muayenesini yapabilmek için 180 derece döndürülür. Test istasyonu, toplam dokuz noktada bipolar plakaların kalınlığını belirler. İstasyonun yukarısına yerleştirilen monitör, plakanın mevcut imajını gösterir ve ölçüm verilerine kullanıcı-dostu görselleştirilmiş erişim sağlar. İmaj verisiyle karşılaştırma, pipolar plakaların yeterince iyi kalitede olup olmadıklarını gösterir. Sistem iyi parçaları transfer istasyonuna taşırken, kusurlu parçalar prosesten çıkarılır. Burada, Z-ekseni üzerindeki bir elektrikli taşıma ünitesi bunları bir hazneye yerleştirir. EPCO elektrikli silindirler, bunların depolama konumuna hassas bir şekide taşınmalarını sağlar. Teknolojik olarak sofistike son konum yastıklaması ve aynı zamanda bilyalı vidaları ve dönmeyen, kayar-yataklı mili sayesinde, haznedeki bipolar plakaların en küçük miktarda hasar görmesini bile engellerler.
Sürekli Taşıma
Elektrikli silindir EPCO tarafından desteklenen sıvı hareketi, sistemdeki 16 adet iş parçası taşıyıcısının sürekli devirdaimini kolaylaştırır. Bu, yaklaşık dört saniyelik kısa döngü sürelerini elde edebilmenin tek yoludur.
Ölçüm istasyonlarında sistemi durdurarak görüntü elde etmek için zaman yoktur. Yerleştirme görevleri, ölçümlerle paralel olarak yapılır. Bu, geleneksel silindirler kullanılırken darbeye ve titreşime yol açarak kameraların ölçüm sonuçlarını olumsuz yönde etkileyebilir.
Sarsıntısız çalışan EPCO elektrikli silindirleriyle bu sorun meydana gelmez. Silindirler aynı zamanda son derece kolay öğrenme avantajı sunar ve işletmeye alma ve ürün değiştirmeyle ilgili maliyetleri düşürür.
Direkt enerji
170 yıl önce keşfedilen yakıt hücrelerinin gelişimi, uzun yıllar boyunca yanmalı motorların gölgesinde kaldı. 1960’larda emisyonsuz bir enerji kaynağı olarak aya inmeyi kolaylaştırmış olmalarına rağmen, yakıt hücrelerinin potansiyeli sadece iklim değişimi tartışmalarının artmasıyla birlikte daha geniş bir kamuoyunun dikkatini çekti. Termik motorlardan farklı olarak, yakıt hücreleri elektrik enerjisini doğrudan kimyasal enerjiden üretir. Önce termal proseslere maruz kalmaları ve mekanik olarak çalışmaları gerekmez. Karmaşık ısı ve elektriğe dönüşme süreci olmaksızın, yakıt hücreleri yüksek bir verimlilik derecesi yakalar. Her bir hücre, iki elektrot ile aynı zamanda bipolar plaka olarak da adlandırılan bir yarı geçirgen membrandan oluşur. Elektrik enerjisi, iki elektrot arasında hidrojen ve oksijen elektronları ile protonlarının değişimi yoluyla yaratılır.
Yüksek verim için kalite: P+K’nın yeni sistemi, bipolar plakaların kalınlığını ve yüzey tesviyesini kontrol eder.
Yakıt hücrelerinin kalbindeki yüksek performans:
İşlenmemiş (sol) ve işlenmiş (sağ) bipolar plakalar.
Plakaların 90 veya 180 derece döndürülmesi – bu işlem, istasyon 1’deki üç boyutlu gezer elemanın Z eksenine monte edilen pnömatik yarım devirli sürücü DRQD tarafından yapılır.
Giriş/Çıkış Bağlantısı yoluyla ana kontrolöre bağlanan Valf adası VTUG, sistemdeki tüm pnömatik aktüatörleri kontrol eder.
Bipolar plakaların depolanması: Bu çalıştırma sisteminde, elektrikli silindir EPCO ve kayış eksen ELGR’nin step motorları, servo kontrolör CMMO-ST tarafından hareket ettirilir.
0 YORUM