Pazar , 19 Mayıs 2024
HABERLER
ANASAYFA / Röportajlar / Yenilikçi Vizyon ve Kaliteli Ürün İmera Plastik

Yenilikçi Vizyon ve Kaliteli Ürün İmera Plastik

İmera Plastik Firma Sahibi Rıfat Şentürk, İmera Plastik'in çalışmaları ve gelecek hedefleri ile ilgili yönelttiğimiz soruları yanıtladı.

Yenilikçi Vizyon ve Kaliteli Ürün İmera Plastik
İMERA PLASTİK Firma Sahibi  Rıfat Şentürk/ Company Owner

1999 yılından bugüne özel tasarımlı şişe, kavanoz ve bidon imalatı yaparak birçok sektöre çözüm ortaklığı yapmaktasınız. Firmanız günümüze kadar hangi süreçlerden geçti? Firmanızın varlığını geliştirmek adına nasıl bir yol izlediniz, bunlardan biraz bahseder misiniz?

-Evet, çeyrek asırlık bir tecrübeyle İmera Plastik sektörde önemli bir konumda. Genelde Türkiye’nin, özelde piyasanın şartları baz alındığında firmamızın geldiği noktayı büyük bir başarı hikayesi olarak değerlendirebiliriz. Çünkü firmamız kuruluş itibarıyla bir aile organizasyonu. Buradan bakıldığında; bu durum kendi içinde avantajları barındırdığı gibi dezavantajları da beraberinde getiriyor. Süreç içerisinde biz avantajları olabildiğince değerlendirip dezavantajları da absorbe ederek sektörde önemli bir konuma sahip olduk.

Rahmetli babamın öncülüğünde kurulan firmamız 25 yıl önceki şartlarda güçlü atılımlara imza attı. Bu zorlu dönem bizim için büyük bir fırsata dönüştü. Hani halk arasında ‘çekirdekten yetişme’ diye bir tabir vardır; işte biz tam da buyuz. İşimizi usta çırak ilişkisi çerçevesinde her yönüyle öğrenip aile büyüklerimizden bayrağı devralarak onların yapamadığı şeylere yöneldik. Buradaki ‘usta-çırak ilişkisi’ tabiri modası geçmiş gibi görünebilir ama tam tersine piyasayı bütün detaylarıyla okumak açısından büyük bir fırsattır. Biz de öyle yaptık. Örneğin; sadece üretilen şişeyi değil, şişeyi üreten makineye de hakimiz aslında…

Firmamızda ortaya konan başarıları, biz daha ileri bir seviyeye taşımak için önümüze çıkan her fırsatı en üst düzeyde değerlendiğimiz gibi yeni fırsatları oluşturmada da özel bir çaba sarf ettik. Bu kapsamda Japonya’da özel eğitim aldım. Böylelikle yurtdışı tecrübesi vizyonumuzu daha da genişletti. Takdir edersiniz ki; vizyon her şeydir.

Söz buraya gelmişken; ‘kalite odaklı’ bir üretim anlayışımız olduğunu belirtmek isterim. Bunun sağlanabilmesi için de global anlamda teknolojiyi yakından takip etmek bir zorunluluk. Biz de öyle yaptık; teknolojik alt yapımıza büyük yatırımlar yaptık. Piyasanın en kaliteli ürünlerini üretecek teknolojiyi transfer ettik.

Bütün bunlar firmamızla müşterilerimiz arasındaki ilişkiyi belirleyen bir faktöre dönüştü. Onu da bir cümleyle özetleyecek olursak; “Müşterilerimiz bizi seçmedi, biz müşterilerimizi seçtik.” Kalite odaklı üretim anlayışımızın bir sonucu olarak, ‘kaliteli müşteri’ portföyümüz oluştu. Biz müşterilerimizi iş ortağımız olarak kabul ediyoruz, bu da bizi sektörde farklı bir yere getirdi.

Geniş ürün çeşitliliğiniz ile birlikte sürekli olarak gelişime açık, yenilikçi üretimi benimseyen bir firmasınız. Okuyucularımıza ürün gruplarınızdan ve hizmet verdiğiniz sektörlerden bahsedebilir misiniz?
 
- Ağırlıklı olarak kozmetik sektörüne hitap eden firmamızda; gıda, otomotiv, ilaç sektörleri için özel tasarımlı şişe, kavanoz ve bidon imalatı yapıyoruz. Bunun yanında medikal, kişisel bakım ürünleri, temizlik grubu sektörlerine de hitap ediyoruz. Kozmetik sektörüne özel olarak HDPE, LDPE ve PET hammaddelerini kullanarak oluşturduğumuz estetik ürünlerimizle müşterilerimizin ihtiyaçlarını maksimum seviyede karşılıyoruz.

Ürünlerimizi oluştururken sektördeki uluslararası yönelimleri özellikle takip ediyoruz. Böylelikle yurtiçi piyasasında bulunmayan firmamıza özgü ürünleri üreterek müşteri kapasitemizi artırıyoruz. Örnek verecek olursak; Avrupa’da ambalajda fark ettiğimiz bir yeniliği sektöre uyarlayarak ‘piyasada ilk ve farklı olma’ avantajını yakalıyoruz.

Japonya’daki eğitim dönemimiz teknoloji yatırımımızda bize yol gösterici oldu. Bünyemizde iki adet Japon menşeili ASB 50 mb ve 1 adet Tayvan menşeili Kaimei Extrusion Blow Molding ve yardımcı ekipmanlar sayesinde ürettiğimiz pet şişeler, sektörde kısa sürede bizi önemli bir konuma taşıdı.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi biz sadece kozmetik sektöründe hizmet vermiyoruz. Ürün yelpazemiz geniş. Gıda ve medikal sektörüne yönelik de üretim yapıyoruz. Buna önemli bir örnek olarak Almanya’ya yaptığımız ihracattan söz edebiliriz. Bu ülkede sporcuların kullandığı protein tozunun ambalajlarını biz üretiyoruz.

Yurtdışına yönelik çalışmalarımız bununla sınırlı değil, giderek genişleyen ve büyüyen şekilde bir ivme yakaladık. Hem firmamıza hem de ülkemize yaptığı katkı bakımından bunu çok önemsiyoruz. İmera Plastik’i, önümüzdeki yıllarda başta Avrupa olmak üzere, dünyanın pek çok ülkesine ihracat yapan bir firma yapma vizyonuyla yönetiyoruz, bunun gerçekleştiğini inşallah hep birlikte göreceğiz.
 
Doğaya ve insan sağlığına zarar vermeyen ürünler sunmak oldukça dikkat ettiğiniz bir konu. Bu anlamda, İmera Plastik olarak nasıl çalışmalar yapıyorsunuz?

- Elbette üretim yaptığımız sektörün ne kadar hassas olduğunun farkındayız. Öncelikle konuyla ilgili şu temel tespiti yapalım: Gelişen teknoloji, yaşanan modern hayat her geçen gün doğa için bir tehdit oluşturuyor. Bununla birlikte gerek küresel çapta gerekse ülke çapında çevre duyarlılığı konusunda önemli çalışmalar da yapılıyor. Fakat bu gayretin yeterli olduğu söylenemez. O nedenle biz firma olarak örnek olmak istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki; doğaya yaptığımız ihanetin bedelini hep birlikte ağır bir şekilde ödeyeceğiz. Bu kapsamda, geri dönüştürülmüş hammaddeden şişe üretimi yapıyoruz. Sektörümüzde üretim yapan Avrupa firmalarına baktığımızda üretilen su şişelerinin geri dönüştürülmüş malzemeden oluştuğunu gözlemledik. Biz de çevreye duyduğumuz saygı çerçevesinde özellikle kozmetik sektöründen gelen talep doğrultusunda bu tarz ürünlerin üretimini sağlıyoruz.
 
Müşterilerinizle iletişim kurduğunuz ilk andan son ana kadar nasıl bir süreç yaşanıyor? Sizce, bir firma sizinle neden çalışmalı?

-İlk sorunuzu cevaplarken şöyle demiştik; müşterilerimiz bizi seçmedi, biz müşterilerimizi seçtik. Tabii bu müşteri bize gelmiyor anlamında değil, tam tersine kalite odaklı çalışmamızın doğal bir neticesi olarak tercih edilme noktasında iddialı bir noktaya geldik. Bizim şöyle bir mottomuz var; istediği kaliteyi almadan müşteri bizi bıraksa biz onu bırakmıyoruz. En büyük farkımız bu. Yani ürettiğimiz ürünün sonuna kadar arkasındayız.
Somut bir örnek vererek ne demek istediğimizi biraz daha açalım isterseniz. Pandemi zamanında bu sektöre ilgi çok fazla oldu. İşi bilen bilmeyen herkes makine yatırımı yaparak üretim faaliyetine giriştiler. Durumdan istifade etmek gibi bir yanılgıyla hareket ettiler. İşin mutfağını bilmedikleri için hem kalite anlamında hem termin anlamında hem de ticari ilişki anlamında müşteriler maalesef mağdur edildi. Biz kalite odaklı üretim anlayışımızın olumlu neticesini özellikle o dönemde fazlasıyla gördük. Verdiği paranın hakkını almak isteyen müşterilerimiz de bizi tercih etti. Kısa yoldan kâr amacı güden bir zihniyetin başarılı olacağını asla düşünmüyorum. Bu iş sevda işi, kaliteli hizmet işi…

İmera Plastik olarak firmanızın şu anki konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? 5 yıl sonra nasıl bir İmera Plastik bizi bekliyor olacak? Uzun vadeli plan ve hedeflerinizden biraz bahsetmeniz mümkün müdür?

-Aslında önceki sorulara verdiğimiz cevaplar İmera Plastik’in konumu hakkında pek çok ipuçları içeriyor. Özet olarak söyleyecek olursak; 25 yıllık tecrübemiz, teknolojik alt yapımız, kalite odaklı üretim anlayışımız, müşteriyle kurduğumuz profesyonel ilişki, gerek yurtiçi gerekse de yurtdışı piyasasının nabzını tutan AR-GE faaliyetlerimiz, bunun neticesinde ortaya çıkan bize özel ürünlerimiz ve ürün çeşitliliğimiz bizi pazarda bilinir bir konuma taşıdı.

Daima daha iyisine odaklanan vizyonumuzla önümüzdeki 5 yıl içinde lider konumunda olmayı hedefliyoruz. Ambalaj sektöründe ilk akla gelen firma olma hedefimiz bizim için bir hayal değil. Yine uzun vadeli planlarımız arasında dünyaya açılıp ülkemizde pek çok yeniliğe imza atan firma olmak var. Bunu başarmak için gereken enerjiye, birikime, azime ve konsantrasyona sahibiz.
 
Ürünleriniz üretim boyunca hangi kalite kontrol ve test aşamalarından geçiyor?

-Sektörde firmamız için planladığımız hedeflere ulaşmanın birincil şartı kaliteli ürün üretmek. Bu, müşteri memnuniyetini beraberinde getiriyor. O nedenle, kalite kontrolü bizim için hayatî önem arz ediyor. Bunun temini için ürünlerimizi kendi bünyemizde kontrol ediyoruz, dışarıda analiz yapmıyoruz. Gelen sipariş ürün olarak çıkana kadar pek çok aşamadan geçiyor. Bütün bu aşamalar sıkı ve hassas bir takip sistemiyle kontrol ediliyor. Bu süreçte her on dakikalık periyotlarda gramaj kontrolü, çekme payı kontrolü, ağız ölçü kontrolü, renk karışım kontrolü yapılarak formlarımızı oluşturuyoruz. Üretim takibini oradan yapıyoruz. Özetle, bütün bu aşamaları kendi bünyemizde üst düzey bir hassasiyet ve özen içerisinde gerçekleştiriyoruz.
 
Yurt dışına gönderim yapan bir firma olarak sektörel bazlı yurt içi ve yurt dışı pazar payınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

-Şu aşamada Avrupa’daki birkaç ülkeyle sınırlı olan yurt dışı faaliyetlerimiz tabii ki bizi tatmin eden bir durum değil. Hedeflerimiz arasında dünyanın pek çok ülkesine ulaşmak var. Yurt içinde zaten bilinir bir firmayız. Çok önemli firmalarla çalışıyoruz. AR-GE faaliyetlerimize ağırlık vererek yurtdışına olabildiğince kısa bir sürede ulaşmak istiyoruz. Şu ana kadar kurduğumuz temaslar bunu başaracağımızın ipuçlarını veriyor. Az önce de söyledik; enerjimiz yüksek, iyi bir ekibimiz ve kalifiye elemanlarımız var. Avantajımız büyük. Bunu değerlendirerek yurtdışında da başarılı olmak bizim için uzak değil. Bunu başaracağımıza inancımız tam…
 
Sektörel anlamda sıkça karşılaştığınız sorunlardan bahsedecek olsanız neler söylerdiniz? Bu sorunların çözülmesi adına paylaşmak istediğiniz püf noktalar nelerdir?

-Aslında ambalajla ilgili bir sorun yaşadığımız söylenemez. Sahasına hakim, ne istediğini bilen müşterilerimizle kurduğumuz diyalog, sürecin sorunsuz bir şekilde işlemesini sağlıyor. Genelde bu kalitede müşteri portföyüne sahip olmamız en büyük avantajımız. Ama buna rağmen piyasada yeni, henüz gereken seviyeye ulaşamamış müşterilerimiz var tabii ki. Onlara daha fazla enerji harcamamız gerekiyor. Çünkü onları doğru yönlendirmemiz işimizin bir gereği. Bu tür müşteriyi memnun edene kadar hep yanındayız. Bizim çalışma prensibimiz ve hayat felsefemiz; müşteriyi karşımızda değil, yanımızda görmek esasına dayalı. Böyle olunca da yaşanan sorunlar bize büyük gelmiyor, çünkü soruna değil müşteri memnuniyetine odaklanıyoruz.
 
Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

-Çıktığım bu yolda başarısız olmaktan asla korkmadım. Hep önüme hedefler koydum. Yeri geldi önemli kayıplarım oldu ama bu kayıplar bana hep bir tecrübe olarak geri döndü. İşimde hep en iyisi olmayı hedefledim ve işimde her zaman daha iyisini elde etmek için çabaladım. Ve bunun karşılığını her anlamda fazlasıyla gördüm.

Dünya pazarlarını yakından takip edip teknoloji yatırımlarımızı buna göre planladık ve hayata geçirdik. Bunu, müşterilerimize kaliteli hizmet sunmayı vazgeçilmez bir prensip olarak benimsediğimiz için yaptık. Sonuçta geride bıraktığımız 25 yıl bizi sektörün önemli aktörlerinden birisi yaptı. Bunu daha da ileri taşıyacağız.

Son olarak; ülkemiz daha çok gelişmeli, dünya pazarlarını yakından takip edip ülkemize ne kadar çok katkıda bulunabilirsek o kadar başarılıyız demektir. Değerli çözüm ortaklarımıza naçizane tavsiyem; tek bir yere tutulup kalmasınlar, tek bir yerle yetinmesinler. Sürekli araştırarak en iyinin peşinde olsunlar, görecekler ki; başarı hiç de uzakta değil. Sizlere de bu fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Başarı dileklerimle…

0 YORUM

YORUM YAPIN

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER BAŞLIKLAR