STÄUBLI HAKKINDA:
1996 yılında STÄUBLI Grubu Türk sanayisine daha yakından hizmet vermek için, Stäubli Sanayi Makine ve Aksesuarları Ticaret Ltd. Şti. şubesini kurmuştur. Önceleri Tekstil alanında faaliyet göstermeye başlayan, pazarın en büyük tedarikçisi olma özelliğine sahip Stäubli, bugün 40 çalışanı ile İstanbul, Bursa, Denizli ve Gaziantep’teki ofislerinde dünya tekstil sektöründe her geçen gün büyüyen Türk müşterilerine deneyimli teknik kadrosu ile hizmet vermektedir. 2002 yılında gelişen sanayimizin özel ihtiyaçlarına cevap verebilmek için Hızlı Bağlantı Elemanları bölümü faaliyete geçmiştir. Otomotiv, plastik ve imalat sanayisinin ihtiyacı olan özel hızlı bağlantı elemanları, hızlı kalıp değiştiriciler ve aksesuarlarının satış ve pazarlaması yapılmaktadır.
2004 yılında ise Robot bölümü faaliyetlerine başlamıştır. Türk endüstrisinin dünya pazarındaki pay artışı otomasyon ve robotların kullanımını arttırmıştır. Son yıllarda ülkemizde faaliyete geçen robotlara yedek parça, teknik servis, uygulama ve eğitim sağlanmaktadır.
Stäubli Türkiye Yeni Ofisinde Faaliyetlerine Devam Ediyor…
- Öncelikli olarak yeni yeriniz hayırlı olsun diyerek röportajımıza başlamak isterim. Stäubli Türkiye olarak daha önce Küçükçekmece’de faaliyet gösteriyordunuz, şu anda yeni yerinizde ve çok daha büyük bir tesiste hizmetlerinize devam ediyorsunuz. Taşınma kararınızı ve bu süreci okuyucularımız için paylaşabilir misiniz?
Öncelikle sizi de açılışta görmek bizim için büyük zevkti, katlımınız için teşekkür ederiz. Stäubli’nin Türkiye’ye girişi 1996 senesine dayanıyor. Geçtiğimiz 20 yıl içinde Stäubli Türkiye’deki faaliyetlerini geliştirdi ve Tekstil, Konnektör ve Robotik alanlarında pazar payını arttırdı. Türkiye’deki büyüme trendini izleyen Stäubli grubu da bu pazara olan inancıyla İstanbul’da yeni bir merkez ofis ve tesislerinin kurulması için yatırım yapma kararını aldılar. Aylarca süren mimarî planlama ve inşaat alanında geçen yoğun çalışmalardan sonra Stäubli, İstanbul Anadolu Yakası -Tuzla’daki yeni ofis ve tesislerinin resmî açılışını 31 Mayıs 2016 tarihinde gerçekleştirdi.
- 1996 yılından itibaren Stäubli Türkiye Grubu olarak Türk sanayisine hizmet vermeye devam ediyorsunuz. Stäubli olarak Türkiye pazarındaki yeriniz ve faaliyetleriniz hakkında biraz bilgi verir misiniz?
Stäubli Tekstil makinaları, Konnektörler ve Robotik ürünleri ile hem globalde hem de Türkiye’de çok çeşitli sektörlere satış ve servis hizmeti veriyor. Mekatronik çözümlerdeki inovasyon lideri ve katma değer sağlayıcısı olma konusunda bu üç ana aktivisi de aynı kökleri paylaşıyor. Robotik alanındaki çözümlerimiz otomotiv yan sanayi başta olmak üzere, gıda, ilaç ve elektronik gibi çok çeşitli sektörlerde uygulama alanı buluyor.
Ben robotik departmanında görev aldığımdan robotik alanındaki faaliyetlerden daha detaylı bahsedebilirim. Stäubli robotları zorlu koşulların bulunduğu ortamlarda ve yüksek performans gerektiren uygulamalarda özellikle ilk tercihtir. Performans konusunda çıtayı belirleyen bu robotlar düşük bakım ve enerji maliyetleri ve verimlilikte sağlar. Günümüzdeki rekabetçi piyasa koşullarında ürün ve hizmette yüksek kaliteyi her zaman garanti eder.
- Yeni bir ürün ya da proje çalışmalarınız olacak mı? İşbirlikçi robotlarınız var mı? Biraz anlatır mısınız?
Stäubli Robotik, TX2 serisi ve CS9 kontrolörleri ile (ki bu tüm seriyi kontrol ediyor) İnsan-Robot iş birliğinde büyük bir atılım yapıyor. TX2; hızı, performansı VE güvenliği aynı anda sunan pazardaki tek robottur. Güvenli Hız, Güvenli Durma ve Güvenli Alan gibi yeni özellikleri ile ilk kez insan ve makinenin bir arada çalışmasını, fiziki bariyer olmadan etkileşime geçmesini sağlıyor.
Güvenlik bariyerlerine ihtiyaç olmadan robot hücreleri daha az karışık görünüyor ve üreticilerin metrekare başına büyük oranda daha çok verim almasını sağlıyor.
- Özellikle paketleme sektörüne yönelik sunduğunuz ürün gruplarınızdan bahseder misiniz?
Standart/hızlı topla ve bırak (pick&place) uygulamaları için Stäubli Robotik tarafından geliştirilen dört eksenli TP80 hızlı toplayıcı (fast picker) dakikada 200 parçaya kadar toplama kapasitesi ile hemen tüm sektörler için daha düşük maliyetli ve esnek kullanım sağlar. 100mm ve 200mm strok seçenekleri ve ayrıca nemli ortamlarda kullanım için özel olarak sunulan FAST Picker TP80 HE versiyonu bulunan robot, delta robotlardan farklı olarak daha çevik yapısı sayesinde sahip olduğu daha geniş erişim alanının tamamında homojen yüksek tekrarlama hassasiyetini bozmadan aşırı yüksek çevrim hızları sağlayan bir teknoloji içerir. Hafif yapısı ve duvar montajına uygun tasarımı sayesinde hantal köprülü (gantry) yapılara olan gereksinimi ortadan kaldırarak uygulama kolaylığı ve dolayısıyla maliyet verimliliği sağlar. İnce ve hafif yapılı ön kol tasarımı sayesinde dar makine açıklıklarına girebilmesine imkân tanır. Uç kısımdaki Z eksenine kadar tüm bağlantı kabloları oldukça sağlam yapılı robot kolunun içinden geçer. Yüksek hızlı topla ve bırak, ambalajlama, parça montajı, malzeme aktarma ve küçük tezgâh yükleme-boşaltma vb. işlemler tipik uygulama örnekleri arasındadır.
- Stäubli Türkiye müşterilerine kendi bünyenizde eğitim programları uyguluyor musunuz?
Stäubli Robotik bölümü olarak hem kendi tesisimizde hem de müşteri talebine göre müşteriye yakın bir lokasyonda eğitimler düzenleyebiliyoruz. Taleplere göre özelleşmiş eğitimlerimizin yanı sıra standart eğitimlerimiz olan VAL3 programlama eğitimi, bakım eğitimi, operatör ve kullanıcı eğitimleri düzenliyoruz.
- Dünyanın çeşitli noktalarında çok sayıda temsilciliği bulunan Stäubli uluslararası pazarda varlığını sürdürüyor. Peki, uluslararası pazarda var olmanın size sağladığı avantajlar hakkında neler söylersiniz?
Uluslararası bir firmanın getirdiği en önemli özellik erişilebilirliktir. Global yapımız, dünyanın her yerinde servis ve satış konusunda müşteri taleplerinin daha hızlı karşılanmasına ve bununla birlikte premium hizmet sağlamamıza olanak sağlıyor. Bunun yanı sıra uluslararası partnerliklerimiz sayesinde son teknoloji ve özelleşmiş uzmanlıklar konusunda müşterilerimize destek sağlıyoruz.
- Bahsettiğiniz bu temsilcilikler arasında Türkiye nasıl bir konumda bulunuyor?
Her gün gelişen ve büyüyen yapısıyla Stäubli’nin inandığı ve büyümesini desteklediği bir iş birimiyiz. Türkiye’deki büyüyen pazarın taleplerine çözüm sunmadaki öncü konumumuzu ileriki yıllarda da sürdüreceğiz.
- Türkiye’de ve dünyada sektörün bugün gelmiş olduğu konumu, şu an içinde bulunduğumuz piyasa koşullarını da göz önünde bulundurarak değerlendirirsek neler söyleyebilirsiniz?
Robotik için otomotiv ana sektörlerden biri. Robotik endüstrisinin ilk gününden bu yana otomotiv sektörü ile çalışıyoruz. Bu yöndeki trend de esnek üretim, özel parça yapımı, sadece tek ya da küçük parça üretimi ve küçük fabrika ihtiyaçları gibi konular olabiliyor. Bu anlamda sınırlı bir durum yok. En hızlı büyüyen sektörlerden biri de elektronik. Bugün elektronik sektöründe büyük bir rüzgâr ve ilgi var. Bu alandaki artış oranlarını görmek gerçekten inanılmaz. Bu sektör içerisinde Çin, Tayvan ve Japonya gibi ülkelere ek olarak Amerika’da öncü konumda. Ancak Avrupa’da otomobil elektroniği her geçen gün gelişiyor. Bugünlerde iPad’ler, bluetooth bağlantılı arabalar ve GPS teknolojileri gibi teknolojileri otomotiv sektöründe görüyoruz. Arabalar da artık birer elektronik araç haline geliyor. Bunları bir araya getirirseniz, 2020 yılına kadar elektronik sektörünün otomotivi devralarak geçeceğini ve robotlar için en büyük sektör olacağını düşünüyoruz.
- Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
29-30 Eylül, 1 Ekim tarihlerinde Robot Yatırımları Zirvesi’nde yeni ürünlerimiz ve farklı sektörlere yönelik yenilikçi çözümlerimizle ilgili sunumlarımıza sizleri de bekleriz. Teşekkürler.
0 YORUM