İsmini denizden esen Ege rüzgarından alarak İmbat İklimlendirme ve Soğutma Sistemleri, İzmir’de 1991 yılında kuruldu. Yaklaşık 5-6 sene mekanik tesisat taahhüt işleri yaptıktan sonra 1996-1997 yıllarında ilk imalatına soğuk depo cihazları yaparak başladı. Üretilen cihazlarpiyasadaki diğer markalardan üstün yönleri ile dikkat çekti ve devamı geldi. İmbat,1997 ve sonrasında tamamen üretime yönelerek faaliyetini sürdürdü. İlk üretimi soğuk deponun ardından iki yıl sonra diğer ürünlerin hayat geçme süreci başladı; yeni ürünler ve tasarımlar geliştirmeye devam etti.
Şu an çatı tipi klima, hassas klima, klima santrali, soğutma grubu, soğutma kulesi, havuz nem alma, ısı geri kazanım üniteleri, hijyenik klima ve soğuk depo olmak üzere geniş bir yelpazede üretim yapmaktayız.
Tüm bu üretim ve geliştirme süreçlerinde enerji verimliliği, özgün tasarım ve yenilikçi ruhumuz vazgeçilmez odaklarımız oldu, her koşulda düzenli olarak ar-geye yatırım yaparak, gelişim ve tasarım kültürünü sürdürülebilir kılmayı başardık.
Dünya’da ilk merkezi soğuk depo cihazlarında invertör uygulaması, Dünyada 7. ve ilk Türk markası, yerli tasarımlı çatı tipi klima Eurovent sertifikası,Türkiye’nin en çok satılan yerli hassas kontrollü kliması gibi,Türkiye’de ilk birden çok dx santralin tek dış ünite ile çalıştırılması, Türkiye’de ilk taşınabilir paket iklimlendirme cihazları imalatı gibi İmbat’ın tarihi özgün ve yenilikçi cihaz üretimleri ve başarılarla dolu… İmbat bugün de ithal markaların oldukça aktif ve ağırlıklı olduğu bir pazarda, %100 yerli tasarım ve mühendislik ürünü, yüksek verimli cihazlar sunan bir marka ve sektörün önemli oyuncularından biri olarak güçlenerek faaliyetlerine devam ediyor.
Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz? Yeni Ürünleriniz varmı?
Yıllara dayalı çeşitlenen ürün gamımız aşağıdaki gibidir:
1991-1996: Mekanik taahhüt
1997: İlk gıda soğutması cihazları üretimi
1998: İlk klima santrali üretimi
1999: İlk çatı tipi klima ve su soğutma grubu üretimi
2001: İlk hassas kontrollü klima ve pano odası kliması üretimi
2002: İlk su soğutma kulesi üretimi
2003: İlk nem alma cihazı üretimi
2004: Çimlendirme odası üretimi
2005:Hijyenik paket klima cihazı üretimi
2006: İlk çok kompresörlü inverterli soğuk depo cihazı üretimi
2009: Çatı tipi klimada yarı bant üretime geçiş
2010: İlk çok kompresörlü ve tek dış üniteye bağlı çoklu dx klima santrali sistemi üretimi
2015: Dünyada 7. Eurovent sertifikalı tümü A ve B sınıfı olan çatı tipi klima serisinin üretimi
2018: İlk uçak körüğü için çatı tipi klima üretimi
2019:İlk domestik su soğutma grubu
2019: İlk taşınabilir çatı tipi klima üretimi
2020: Taşınabilir hijyenik çatı tipi klima üretimi
2019’da ticarileştirdiğimiz domestik su soğutma grubu ve taşınabilir çatı tipi klima ürünlerimize 2020 yılında günün ihtiyaçlarını da karşılayan taşınabilir hijyenikçatı tipi klimayı da ekledik. Tüm bu ürünlerimize ilave olarak 2020 ve 2021 yıllarında pazara sunmayı planladığımız; Ar-Ge merkezimizdeenerji tasarrufu ile yüksek verimlilik sağlayan, çevreye duyarlı ve farklı ihtiyaçlara çözüm sunan ürün tasarımlarımızve son aşamasına gelinmiş yeni ürünlerimiz bulunmaktadır. Amacımız uzun yıllardır ürettiğimiz nitelikli ürünlerimiz yanında gelişen ve değişen pazarın dinamiklerine uygun yeni ürünleri ile sektörümüzün gündeminde olmaya devam etmek.
Gelişen teknolojiyi üretiminize nasıl yansıtıyorsunuz? AR-GE çalışmalarınız hakkında neler söylersiniz?
Teknolojinin sağladığı avantajlardan, sahip olduğunuz bilginin kurum içindeki her bölümde doğru kullanılmasıyla faydalanılabildiğine inanıyoruz. Sahip olduğumuz birikimi teknolojiyle de birleştirerek doğru kullanmamız avantajımız. Bu nedenledir ki bugün Türkiye’nin en çokçatı tipi klima cihazını ve hassas klimasını İmbat’ın ürettiğini söyleyebiliyoruz.
Tüm ürünlerimiz için geliştirdiğimiz IoT uygulaması sayesinde ölçülen ve gerçek zamanlı kaydedilen değerlerin analiz edilmesi, elde edilen sonuçlara göre (daha iyi hizmet, daha iyi bakım, daha iyi ürün, daha az enerji, daha iyi çevre için ) karar verilmesini hedeflemekteyiz.IoT uygulaması ile karar verme gerçek zamanlı olarak müdahale ederek sistemi korumak, daha iyi performans için sistem parametrelerini değiştirmek gibi otomatik kontrol kararları veya bulutta toplanan uzun erimli verinin analizleriyle aynı sistem için daha iyi bir tasarım geliştirmek veya aynı cins daha iyi cihazların tasarım geliştirmek şeklinde olmaktadır.
Üretim teknolojilerinde Türkiye’nin çatı tipi klima üretiminde ilk üretim bandını kullanıyoruz. Üretim bandı sistemimiz 2019 yılı başında devreye girdi. Şimdilik küçük ve orta kapasite aralığında bantta üretim yapıyoruz. Hedefimizde üretimin tamamını akar bant üzerine almak var.
İmbat, bugüne kadar birçok TÜBİTAK ve KOSGEB destekli ar-ge ve inovasyon projesi gerçekleştirmiştir. Bir taraftan ar-ge çalışmalarını yürütürken, 2019 yılında resmi Ar-Ge Merkezi olarak onaylanmıştır. Yürütmekte olduğumuz ar-ge projelerinden dört adedi şu anda TÜBİTAK ve KOSGEB tarafından desteklenmeye uygun bulunmuş olan ar-ge ve inovasyon projeleridir.
Ar-Gemerkezimizde yürütmekte olduğumuzprojelerimizleenerji verimliliği yüksek, yenilenebilir enerji kaynaklarını en üst seviyede kullanan yeni nesil çatı tipi klima, hassas kontrollü klima ve su soğutma grupları ile yeni gazlara yönelik yönelik ar-ge çalışmalarımız devam ediyor.
Müşterilerinize özel üretim yapıyor musunuz? Bu alanda ne gibi çalışmalarınız var?
Ürünlerimizin geliştirilmesinde ar-ge ve ür-ge çalışmalarımızda en önemli kaynağımız müşterilerimizin istek ve ihtiyaçlarıdır. İmbat 30 senelik deneyimi ile müşteri istek ve ihtiyaçlarına hızlı çözüm sunabilme kabiliyetine sahip bir üreticidir.
2019 yılında Avrupa pazarı için tasarlanan taşınabilir çatı tipi klima, taşınabilir soğutma grubu ve taşınabilir paket klima santrallerimiz, Avusturya ve Almanya pazarlarında partnerlerimiz tarafından satışa sunuldu.
Katar pazarında binaların kullanım suyunu soğutmak üzere tasarladığımız domestik su soğutma grubumuz, üç farklı kapasitede, distribütörümüz tarafından satışa sunuldu.
2018 yılında yaptığı ar-ge çalışmaları ile havacılık sektörüne uçak yolcu biniş köprüleri için çatı tipi klima cihazları tasarladık. 2019 yılında cihazlarımız Rusya, Nijer ve Filipinler havalimanlarında kullanılmaya başlandı.Yakında park halindeki uçaklar için çatı tipi klima cihazımızı da pazara sunulacak. Diğer ürünlerimizle birlikte savunma sanayii ve havacılık sektörüne yönelik gelişmemizi sürdüreceğiz.
Yüksek verimli, hassasnem ve sıcaklık kontrolü yapılan iklim ortamında yetiştirilen,özellikle ilaç sanayiine hizmet eden tarım ürünleri için yüksek verimli paket sera iklimlendirme cihazımız İsrail pazarında ve Afrika’da birçok projede kullanılmakta.
Müşterilerinize sunduğunuz ayrıcalıklardan vemarkanızdan söz edelim, İmbat soğutma neden tercih edilmeli?
İmbat İklimlendirme ve Soğutma, kuruluşundan bu yana kendi uzmanlığı olan soğutma ve iklimlendirme mühendisliğine yönelik çalışmış ve konusunda uzmanlaşmayı tercih etmiştir. Bu yaklaşımı İmbat’ın konusuna ve ürünlerine daha iyi odaklanmasını sağlamıştır.Bunun sonucunda İmbat markası birçok ilke imza atmış ve üretiminin %40’nı ihraç eder duruma gelmiştir. 30 senelik deneyimi olan müşteri istek ve ihtiyaçlarına hızlı çözüm sunabilme kabiliyetine sahip bir markadurumundadır.
Bunların yanısıra nedenİmbat’ınneden tercih edilmesi gerektiğini birkaç örnek ile de vurgulamak isterim;
Çatı tipi klimalarımızda Eurovent tarafından gerçekleştirilen son üç testin tamamından, tüm kriterlerde tam sonuç alınmış olması ve ürünlerimizin %100 hatasız olarak testleritamamlamış olması ar-ge ve mühendislik altyapımızın sürdürülebilir gücünü göstermektedir.
İmbat hassas kontrollü klimaların tercih edildiği, Türkiye’nin üç farklı şehrinde kurulu İZLADAŞ akredite test laboratuvarlarının uluslararası pamuk lif analiz laboratuvarları karşılaştırma çalışması RoundTrials’deelde ettiği önemli dereceler elde etmiştir.İZLADAŞ, 31 ülkeden 65 laboratuvar ve 104 cihazın katıldığı karşılaştırma testinde tüm özelliklerde referans değere en yakın ölçüm sonuçlarını vererek 2018, 2019 ve 2020’de alanında dünyadaki tüm laboratuvarlar ile ilk 5’in içinde olmuştur. Üste en iyi değerlendirme skorlarını alma başarısı gösteren bu laboratuvarların tümünde İmbat hassas kontrollü klima cihazlarının tercih edilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz.
Yurtiçi ve Yurtdışı pazarınızdan, Servis Ağınızdan bize sözedebilirmisiniz.?
İlk yıllarımızda benimsediğimiz sürdürülebilir ihracat politikası oluşturma düşüncesi, yıllar içinde gösterdiğimiz gelişme ile doğruluğunu ispatlamıştır. Bugün İmbat, dünyada 50’den fazla ülkeye ihracat gerçekleştirmiş bir konumdadır ve bunu geliştirmeye devam etmektedir.
İmbat sürekliliği sağlanmış dış pazarlar yaratma stratejisi ile bugün dört ülkede distribütörü, altı ülkede yetkili satıcısı olan bir yerli marka durumundadır.Stratejimiz ihracatımızın sürdürülebilirliği açısındansatmak yanında satış sonrası en iyi hizmet ile her pazarda müşterilerimize en yakın mesafede olarak, sorunlarına hızlı çözüm bulmaktır. Bunun için servis ağı kuvvetli distribütöryapılandırması önceliğimiz olmuştur.
Hedefimiz iç pazarda olduğu gibi ihracatımızı da her sene belli oranda büyütmek ve ilerletmektir.
Satışını yaptığınız ürünleri daha sonrasında nasıl bir hizmetle destekliyorsunuz?
Yurt içinde servis hizmetinidoğrudan merkezimizden yönetiyoruz. Yetkili servislerimizin firmamızın kültürüne uygunluğunu önemsiyoruz.
Yurtdışı satışlarımızda ise partner ve distribütörlerimizi seçerken en önemsediğimiz konu satış sonrası servis hizmetlerini de organize etme kabiliyeti olup olmadığıdır.
Daha iyi bir servis hizmeti sağlayabilmek için de servis ekibimizin tarafından ihtiyaç olunan tüm eğitimlerin düzenli olarak verilmesini sağlamaya çalışıyoruz.
Sektörünüzün problemlerinden bahsedecek olursak en çok ne tür problemlerle karşı karşıya kalıyorsunuz?
Uluslararası müşterilerimiz için öncelikli kriter “güven”. Maalesef güven önemli bir sorun olarak önümüzde duruyor. Güven duymayan tedarikçiye satış yapmak ancak çok taviz vererek mümkündür. Sürdürülebilirgelişme için üreticilerimizin devlet politikaları ile desteklenmesi ve ülkemizin dış piyasalara güven vermesi gereklidir.
İthal markaların hâkim olduğu ve projeleri yönlendirdiği bir pazarda yerli üretici olmanın zorluklarını yaşamaktayız. Dış pazara, özellikle Avrupa Birliği ülkelerine, ürünlerimizi kolaylıkla satabilirken iç pazarda bin bir türlü engelle mücadele etmek durumundayız.
Devlet çeşitli yasalarla yerli ürün talebi yaratmaya çalışırken devlet yatırımlarında sektörümüzde çok büyük oranda ithal tercih etmesinin sorunlarımızın bir parçası olduğunu düşünüyorum. Kamu yatırımları başta olmak üzere özel sektör yatırımlarında da yerli üretim ve tasarıma sahip ürünlerin kullanılmasının, hassasiyetin ilerisine geçerek, uygulanabilir düzenlemelerle sağlanması çok önemli.Ülkemizde üretilen bir ürün varsa emsalinin ithal edilmemesinin ve buna yol açan etkenlerin ortadan kaldırılması gerekiyor.
Ülkemizde yerli markaların desteklenmesi, yerli üretimin artması için yerli ürünlere olan talebin ve desteğin artması gerekiyor. İthalata bağımlılıktan kurtulamadığımız sürece maalesef tüketicinin çok fazla alternatifi olamaz. Ancak ithal bir ürünün yerli karşılığı var ise bunun tüketiminin teşvik edilmesi ve yaygınlaştırılması konusunda ilgili herkese ve kurumlara büyük sorumluluklar düşüyor. Üretimdeki bağımlılığı azaltmanın yanında ithal ürün algısını da kırmamız gerekiyor. Aynı niteliklerde biri yabancı biri yerli iki ürün varken, yabancı markanın tercih edilmesi ülkemizdeki üreticilere zarar veriyor. İçinde bulunduğumuz durumun bu konularda olumlu yönde yol almamızda fırsat sunduğunu düşünüyorum.
İçinde bulunduğumuz ve bir kısmını atlattığımız bu süreçte nasıl bir strateji belirlediniz?
En önemli gündemimizihalen Covid-19 salgını teşkil etmekte, virüs, bakteri, toz ve alerjenlerden uzak bir mekân içinyeni teknolojilerle geliştirilmiş, iç hava kalitesi yüksek iklimlendirmenin öneminin daha iyi anlaşıldığı bir süreç içindeyiz.
Bu dönemde eğitim, dokümantasyon, teknik altyapı gibi konular ile internet ortamında gerçekleşen eğitim ve seminerlerin he zamankinden çok daha güçlü bir dinamizm ile tüm sektörlerde devam ettiğini gözlüyoruz. Sektörümüzde bu değişime hızla ayak uydurmuş durumda. Diğer yandan Covid-19 virüs salgını ile birlikte ekonomik faaliyetlerin azalması, sınırların kapatılması, hem arz hem de talep tarafında ortaya çıkan belirsizlikler sebebiyle salgının toplum sağlığı ve ekonomi üzerindeki etkileri henüz net olarak ortaya konulamamaktadır.
Covid-19 virüs salgını bundan sonraki yeni normal hayatımızda iklimlendirme sektöründeki yeni yatırımlarda %100 dış hava ile çalışabilecek cihazlar kullanılmasının, sistem tasarımının buna uygun olmasının, mevcut havalandırmanın iyileştirilmesinin, temiz hava beslemesinin arttırılmasının ve geri dönüş havasından kaçınılmasının,mevcut iklimlendirme sistemlerinin tesisat ve cihazlarında değişiklik yapılmasınınolmazsa olmaz bir gereklilik olduğunu göstermektedir. Sektörümüzü bu yönde yeni ürünleriyle, mevcut ürün ve sistemlerin değiştirilmesine yönelik çalışmaları ile değişimi destekleyecek, yönetecek ve uygulayacak bir dönem beklediğini düşünüyoruz.
İmbatailesi olarak bu süreçte bugüne kadar odaklandığımız konuların öneminin ortaya çıkması, yüksek teknolojiyi uygulamakta olduğumuz, ürün çeşitliliğimiz,cihazlarımızın çok fonksiyonel tasarım alt yapısının olması,birçok iklimlendirme cihazımızın %100 dış hava ile çalışabilirliğigibi avantajlarımız var.Halihazırda cihazlarımızı kullanan müşterilerimizin büyük çoğunluğu kolaylıkla yeni gerekliliklere uyum sağlayan cihazlar kullanmaktalar.
Ayrıca dış hava kullanımının artması ile birlikte enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmasının önemi de enerjide dışa bağımlı olan ülkemizde en önemli konulardan biri durumundadır. Bugün birçok ürünümüz “Eco Design ERP” kriterlerini sağlamaktadır.
Katma değerli ve verimli çok sayıdaki ürünümüzün olması ve ihracat pazarlarımızın çeşitlilik göstermesi en önemli avantajlarımız arasında.Şüphesiz ki her krizde olduğu gibi Covid-19 pandemisi krizinin de getireceği fırsatlar söz konusu.
Bu süreçte, biz de İmbat olarak ürün gamımıza yeni bir ürünümüzü daha ekliyoruz, son çalışmalarını yapmakta olduğumuz taşınabilir kolay kurulum imkanı olan hijyenik paket klima cihazını salgının yayılımını azaltmak üzere piyasaya sunuyoruz.
Önümüzdeki süreçte ihracat pazarlarımıza yüksek standarda sahip ürün talebi olan yeni ülkeler katmayı önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Bunun için de ek faaliyetler planladık ve uyguluyoruz.İhracatımızı arttırıcı faaliyetlerin yanında Ar-Ge çalışmalarına kesintisiz devam etmekteyiz. Ar-Ge Merkezimiz birçok yenilik içeren proje yürütmektedir. Önümüzdeki dönemde de yeniliklerimizle gündemde olmaya devam etmek istiyoruz.
Okuyucularımıza son olarak neler söylemek istersiniz.
Zor bir dönemden geçiyoruz, önümüzdeki süreç için daha agresif pazarlama ve satış politikaları ile ihracata ağırlık vermek, yeni pazarlar yaratmak, rekabetçi ürün için üretim süreçlerinin ve kalitesinin arttırılmasına odaklanmak en büyük fırsatlar olacaktır.
Eğitim kalitesinin arttırılarak dünyaya daha katma değerli teknoloji satar hale gelmeye daha fazla odaklanmalıyız. Yoksa ithal ürünlere olan talebin yanında ithalata bağımlılık ile global ekonomik dalgalanmaların verdiği zarardan şimdi olduğu gibi gelecekte de kurtulmamız çok zor.
Yerli ürün kullanımı ve yerli üretimin önemi konusunda çocuklarımızdan başlayarak tüm vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesini kıymetli buluyorum. Her türlü zorlu koşula rağmen Ar-Ge konusunda geri adım atılmamasının gerektiğine inanıyorum.
0 YORUM