Türkiye’de birinci yılını dolduran Mitsubishi Electric Turkey, Haziran ayında boğazda düzenlediği yemekte, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Mitsubishi Electric Turkey Başkanı Masahiro Fujisawa, basın buluşmasında yaptığı konuşmada birçok önemli noktaya değindi. Fujisawa konuşmasını şu şekilde gerçekleştirmiştir:

“Mitsubishi Electric Turkey olarak, faaliyetlerimizin birinci yılını geride bırakırken sizlerle birlikte olmaktan ve çok kısa süre içinde de olsa, hedeflerimizi belirlemekten mutluluk duyuyoruz. Örneğin, 2015 yılına kadar iç pazardaki fabrika otomasyonu alanında satış hedefimizi şimdiden 3 milyar Japon Yeni olarak planladık. Türkiye’deki ortalama satışlarımızın gelişimine paralel olarak da, yine diğer faaliyet alanlarımızı da desteklemeye devam edeceğiz.

Bu bir yıl içinde Mitsubishi Electric Turkey, fabrika otomasyonu, uydu, asansör ve klima alanlarındaki çalışmalarını artan verimle sürdürdü. Fabrika otomasyonu kısmından başlarsak, bu alanda, Türkiye’deki en dikkat çekici projelerden biri olan ve İstanbul’daki iki yakayı birleştiren “Marmaray Tünel Projesi”nin havalandırma sistemlerinden sorumlu olduk. Bunun yanı sıra, Türkiye’de önemli birçok projeye de dâhil olmuş durumdayız. Bunlardan biri, uzayla ilgili faaliyet kolumuz. Mart 2011’de Turksat 4A ve 4B’nin üretimi için sözleşme yapmıştık. Şimdiki beklentimiz, bu uyduların önümüzdeki yıl içinde fırlatılması yönünde. Türkiye’nin yayın ve internet sistemlerine katkı sağlayacak bu projeleri daha da çok destekleyeceğiz.
Biz Mitsubishi Electric olarak tüm dünyada pek çok faaliyet gösterdik bugüne kadar. Örneğin, Robotik. Robot teknolojileri sayesinde üretimde yüksek standardizasyon, kalite kontrolü ve yüksek kaliteye ulaşılırken, aynı zamanda yüksek hız ve düşük maliyet avantajları sağlanabilmiştir. Katma değeri yüksek, ileri teknoloji içeren pek çok ürünün üretilebilmesi robot teknolojileri sayesinde gerçekleşebilmektedir. Mitsubishi Electric, dünyada robot teknolojileri konusunda en eski ve bugün en fazla pazar payına sahip kuruluşlar arasında yer almaktadır. Biz Mitsubishi Electric olarak bu deneyimlerimizle bir gerçeği vurgulamak isteriz: Araştırma-Geliştirme, zaman ve maliyetlerle ulaşılabilen bu robot teknolojisinin var olabilmesi için, bizce hepsinden önemli bir faktör vardır. Bu faktör, hayal edebilmektir. Hayal etmediğiniz müddetçe, geleceğe yönelik bir vizyona sahip olmadığınız sürece başarmanız mümkün değildir.

Mitsubishi Electric olarak Türkiye’de vizyon sahibi zihinlere ve hayal gücüne güveniyoruz. Onların hayallerinin Türkiye ve dünya ekonomisine, elektrik-elektronik ve endüstriyel otomasyon sektörüne önemli katkılar yapacağına inanıyoruz. Dünyayı geleceğe taşıyacak olan sizin hayalleriniz ve vizyonunuzdur.
Mitsubishi Electric Turkey olarak da Türkiye’de bulunduğumuz bu süreçte siz Değerli Basın Mensuplarımızın bu konudaki desteği hep yanımızda, yakınımızdaydı. Sizlerin desteği bizleri onurlandırdı, bize güç verdi. Dünyada veya Türkiye’de tüm bu faaliyetlerde gördük ki, başta basın olmak üzere medya, endüstrinin ve teknolojinin gelişmesinde, yayılmasında ve kullanılmasında çok önemli bir rol oynuyor. Medya, gelişmeleri ve yenilikleri geniş kitlelere duyurarak, onları bilgilendirerek endüstriye ve teknolojiye çok büyük bir destek sağlıyor, motivasyon yaratıyor. Bir başka deyişle medya, endüstri ve teknoloji ile kitleleri buluşturan bir ana yol. Dolayısıyla, endüstri ve teknoloji dünyası, medyanın tüm bu katkılarına teşekkür etmelidir her zaman. Mitsubishi Electric olarak biz de, sizlere teşekkür ediyoruz.

Ancak, teşekkür etmekle kalmayacağız. Mitsubishi Electric Turkey olarak biz, Türkiye’nin çok önemli bir sürecin eşiğinde olduğunu düşünüyoruz. Bu süreçte Türkiye, endüstrisiyle, teknolojisiyle çok daha üretken olacak, katma değeri çok daha yüksek ürünler üretecek ve Dünya’nın ileri ekonomileri arasındaki yerini alacak. Bu düşüncemiz, Türkiye’nin yaptığı Marmaray, yapmakta olduğu köprü, baraj, tünel ve yapacağı Boğaz’a ikinci tüp geçit gibi çok sayıda projelerle pekişiyor. Biz, Türkiye’nin enerjisine ve gücüne inanıyoruz. Ve Mitsubishi Electric Turkey olarak, enerji verimli, çevreci, yenilikçi ürün ve hizmetlerimizle, büyüyen Türkiye’nin daha da gelişmesine katkıda bulunmaya devam edeceğiz.

Üretim ile ilgili bir sonraki somut adıma, pazar araştırmamızı tamamladıktan sonra geçeceğiz. Ancak, gayretli ve genç ulusal geçmişinize baktığımızda, Türkiye’nin gelişmeye devam edeceğine inanıyoruz. Ek olarak, otomobil, elektronik ürünler gibi Türk ihraç mallarının üretim endüstrileri de gelecekte daha da fazla genişlemeye devam etmelidir. Fabrika otomasyonunun üretimin temel bileşeni olmasından dolayı, Türkiye’nin fabrika otomasyonundaki gelişimine, Asya pazarında ilk sırada olmamızı sağlayan fabrika otomasyonu konusunda sahip olduğumuz teknolojilerle katkıda bulunmak istiyoruz. Kısa vadede satış ağımızı genişletiyoruz. Bu bağlamda Konya ve Denizli’deki yeni satış kollarımızı bu yıl Eylül ayında kurduk. Şu anda, fabrika otomasyonu konusunda Asya pazarında lideriz. Japonya’da ise PLC pazarının %60’dan fazlasını ve birçok üründe liderliği elimizde bulunduruyoruz. Türkiye’deki pazar oranımızı artırmak için ise, ürünlerimizin sahip olduğu bu yüksek kaliteyi buradaki müşterilerimize anlatabileceğimizi ve her geçen gün daha fazla müşteriyle güvene dayalı bir ilişki geliştirebileceğimizi umuyoruz.

Türkiye, çevresindeki birçok ülkeyle serbest ticaret anlaşmalarına sahip bir ülke. Çevredeki bu ülkelerle pazar çalışmaları yapmak ise bizim en önemli görevlerimizden biri. Bundan dolayı ilerleyen zamanlarda, çevre ülkelerde faaliyet göstermek için de ayrıca pazar çalışmaları yapmayı düşünüyoruz, ancak bu çalışmaların hangi ülke ya da ülkeler üzerinde olacağı konusunda henüz bir karar vermedik. Ama Türkiye ve Japonya arasında uzun zamana dayalı güçlü bir ilişki var. Tokyo, 2020 Olimpiyatları’na ev sahipliği için İstanbul’dan önce gelip seçildiği zaman, Japonya Başbakanı Shinzo Abe’yi ilk tebrik eden de Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan oldu. Bu durum, Japon basınında başlıklara yansıdı ve birçok Japon’un Türkiye’ye olan yakınlığını artırdı. İnanıyoruz ki Türkiye’nin gelişimi için birlikte çalışabileceğimiz çok çeşitli yollar bulabiliriz. Türkiye’nin geleceğine katkı yapmak için sabırsızlıkla bekliyoruz. Birlikteliğimizin artarak devam etmesi dileğiyle, saygılarımızı sunarız.”