Ülkemizin ve sanayimizin gelişimi için, yerli kaynakları değerlendiren, ülke ekonomisine daha fazla katma değer sağlayan ancak bunları sağlarken çevre ve insan sağlığı etkilerini göz ardı etmeyen yatırımlara ihtiyaç vardır. ANADOLU OSB işte böyle bir projenin eseridir.
 
Mikro ve küçük ölçekli işletmelerin orta ve büyük ölçekli işletmelere dönüşme sürecinde kuluçka merkezi olma hedefi ile 1997 yılında tohumları atılan Anadolu OSB yolculuğunda, bugün gelinen noktada üretime geçen fabrikalar ve fabrikaların yarattığı istihdam haline dönüştü. Kamu kaynağı kullanmadan ve hiçbir mali destek almadan küçük tasarruflarla başlayan projeye işletmeleri inandırmak Anadolu OSB için büyük bir övünç kaynağı. Anadolu OSB’nin başarısı işte burada yatmaktadır.
 
Bu organizasyon, yüksek verimlilikte çalışan, yenilikçiliğe ve çalışanların gelişimine önem veren, finansal olarak başarılı sonuçlar elde eden ve sürdürülebilir bir gelecek için topluma katkı sağlayan sanayi kuruluşlarına ev sahipliği yapmaktadır. 410 hektar alan büyüklüğü ile Ankara’nın batı gelişim aksında, Temelli Sanayi Havzası’nın tam ortasında yer alan bölgede bugüne kadar elektrik, su, doğalgaz, haberleşme ve ulaşım gibi altyapı yatırımları tamamlanmıştır.
2002 yılında Anadolu OSB kurulduğunda,10 yıl içerisinde işletmeye geçişin planlaması yapılmıştır. Bugün gelinen noktada; ağırlıklı olarak makine sanayi, elektrik sanayi, metal sanayi ve gıda sanayi sektörlerinde faaliyet gösteren yatırımcılardan oluşan bölgede daha şimdiden 12 fabrika üretime başlamıştır ve yaklaşık 500 kişiye istihdam sağlanmıştır. Üretime geçme hazırlığında olan 44 fabrikanın ise üstyapı inşaatları çeşitli aşamalarda devam etmektedir.
 
“Doğayla İç İçe Bir Yatırım ve Yaşam Merkezi”
Anadolu OSB, sadece yatırım merkezi değil aynı zamanda bir yaşam merkezi olacak. Türkiye’deki birçok OSB’den farklı olarak bir gölete sahip. Yağmurlu mevsimlerde biriken sularla oluşan ve yazları bataklık haline dönüşen göl, teknik araştırmalar ve projelendirme sonucu 2009 yılında yapılan gölet inşaatı sonrasında 70 bin metrekare büyüklüğünde Anadolu Göleti’ne dönüştürülerek doğal hayata kazandırıldı. Göletin çevresine çınar, ıhlamur, ladin, karaçam ve sedir gibi farklı cinslerde yaklaşık 6 bin fidan dikerek 120 bin metrekarelik alanda doğal yaşam alanı oluşturuldu. Anadolu OSB sanayinin ve üretimin doğa ile iç içe olacağı şekilde tasarlandı. Her geçen gün zorlaşan şehir hayatında, Anadolu OSB’de tamamen doğal bir hayat var. Yatırımcılara, çalışanlara ve ailelerine, çevresi yeşil alanlarla örtülü Anadolu Göletietrafında, kuş sesleri eşliğinde yürüyüş yapabilecekleri, bir araya gelerek yaratıcılıklarına olanak sağlayacakları ve yoğun iş temposunun neden olduğu strese çözüm sağlayacakları sosyal donatılardan oluşanmekânlar sunuyor. Anadol OSB’de üretimin yanı sıra yaşanabilir bir sanayi kenti ortamı yaratarak ülkemizin modern yüzünü temsil etmek hedeflenmiştir. Daha şimdiden çevresel yatırımlar ile son yıllarda örnek gösterilen öncü bir Organize Sanayi Bölgesi konumundadır.
 
“Gelecek nesillere hizmet etmenin yanı sıra geçmişimizi de unutmadık”
Bugün üzerinde sanayi bölgesi kurulan bu topraklarda ilk iş olarak, Çanakkale Savaşlarında şehit olan 1.764 Ankaralı şehidin anısına 50 bin metrekarelik alanda her bir şehit için badem ağacı dikerek bademlik alanı oluşturuldu. Ayrıca 1.764 adet badem ağacı dikerek anılanAnkaralı şehitler için 2012 yılında da yine bölge içerisinde bir Çanakkale Şehitleri Anıtı yaparak ve şehitlerin künyelerini o anıta kazıyarak isimleri ölümsüzleştirildi. Her biri ulusal bağımsızlığımızın önemli birer adımı olan; Gelibolu, Sakarya, Dumlupınar, 30 Ağustos ve 29 Ekim Caddeleri isimleri ile geçmişimizi unutmamak ve unutturmamak amaçlandı.