1. Japonya merkezli; CNC, robot ve makine üreticisi olarak, ürün kurulumu ile birlikte kapsamlı çözümler sunan bir firmasınız. Bu kapsamda 1993 yılında Türkiye’de de hizmet vermeye başlayan FANUC’un kuruluş aşamaları, yapılanması, gelişim süreci hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
 

Japonya’nın Yamanaka Gölü yakınındaki Fuji Dağı eteğinde, 60 yılı aşkın süredir 1,7 milyon metrekarelik fabrikamızda, otomasyon endüstrisi için; CNC kontrolör, robot ve makinelerin geliştirilmesine öncülük ediyoruz. Tüm bunlara ek olarak müşterilerimize satış, servis, teknik destek, AR-GE ve müşteri hizmetleri gibi geniş bir kapsamda da son teknolojiyle entegre yüksek kalitede hizmet veriyoruz. Bugün FANUC olarak, takım tezgahlarına yönelik CNC sistemlerinde ve endüstriyel robotlar alanında küresel pazar lideri konumundayız.

 

FANUC Türkiye ekibimizde ise şu anda 90 kişi bulunuyor. Her yıl düzenli olarak yüzde 10 oranında bir büyüme gerçekleştiriyoruz. Güncel yaş ortalamamız 35. Bu sayede enerjik bir ekiple birlikte başarılı işlere imza atıyoruz. 2021-2022 arası yüzde 26’lık bir büyüme rakamına ulaştığımızı görüyoruz. Bu veri, global otomasyon pazarındaki yüzde 8,6’lık büyümenin 3 katından daha fazla.

 

2. Kaç ülkede faaliyet gösteriyorsunuz? Türkiye’nin piyasadaki konumunu nasıl buluyorsunuz? Pazar geliştirme için faaliyetleriniz nelerdir?
 

Bütün kıtalarda 107 ülkeye yayılmış küresel ağımız, 271 iştirak ve 8 bin 200'den fazla çalışanımızla hizmet sunuyoruz. Avrupa’da 29 şubesi bulunan kapsamlı FANUC ağımız, kıtanın her tarafında satış, teknik destek, lojistik ve servis desteği hizmetleri sunuyor. Türkiye de bu anlamda özellikle son yıllarda otomasyona geçiş hızıyla, FANUC için öncelikli noktalar arasında bulunuyor. Nitekim FANUC’un Avrupa’daki ikinci tamir noktası da yine Türkiye’de yer alıyor. Pazarı geliştirmek adına yeni iş birliklerine imza atıyor, geniş ürün gamımızı pek çok farklı sektörden sanayicinin hizmetine sunuyor ve Türkiye’deki otomasyonun niteliğini yükseltmek adına “FANUC Yerli Makine Üreticisinin Yanında” gibi projelere imza atıyoruz.

 

3. Üretmiş olduğunuz makinelerin otomasyonundan, motorlarına, yazılımdan robotlarına kadar her şeyi kendiniz üretiyorsunuz. Bu bağlamda, bu yıl sektöre yeni sunduğunuz ürün grupları bulunuyor mu?
 

Büyümekte olan kolaboratif robot pazarına yönelik, CRX serisi cobot modellerimizi son yıllar içerisinde oldukça farklı görmekteyiz. Yakın dönemde ise CRX serimize ait yeni modellerimiz CRX-5iA, CRX-20iA/L ve CRX-25iA’yı duyurduk. Diğer ürün gruplarımızda da sürekli yenilenme ve geliştirme süreçleri devam etmekte. Tel erozyon makinemiz ROBOCUT’ın son serisi olan CiC serisinde, 400 x 300 mm X-Y eksen hareketine sahip, α-C400İc modeli ile birlikte 600 x 400 mm X-Y eksen hareketi kapasitesiyle α-C600İc modelini havacılık, otomotiv ve kalıp üretimi gibi birçok farklı sektörde karmaşık kesimlerin yüksek hassasiyetle yapılabilmesi için müşterilerimize sunmaktayız.

 

Yine tüm ürünlerimizde olduğu gibi, sürekli gelişim için farklı bir ürün grubumuz olan dikey işleme merkezimiz ROBODRILL için de devam ediyor. Maksimum işleme performansı ve esneklik sunan FANUC ROBODRILL α-DiBADV Plus serisinde işleme alanı genişletildi ve döngü süresi azaltılarak yüksek hızlı ve verimli kompakt işleme merkezi olarak üretimde yerini almaktadır.

 

4. Plastik sektörüne yönelik yeni bir serinizi tanıttınız. Okuyucularımıza Yeni FANUC ROBOSHOT α-SiB serisi plastik enjeksiyon makinelerinizin teknik özellikleri, avantajları ve farkları nelerdir bahsedebilir misiniz?
 

40 yılı aşkın süredir plastik enjeksiyon sektöründe görevini başarıyla sürdüren ve dünya çapında 78 bin adet ROBOSHOT üretimine ulaştığımız bu dönemde α-SiB serisinde 15 ila 450 ton arası mengene kilitleme kuvvetlerine sahip farklı modellerimiz, CNC kontrol sistemi sayesinde maksimum hassasiyet ve yüksek verimlilik sağlıyor. 2022 yılında gerçekleşen Plast Eurasia fuarında da iki farklı proje ile sergilediğimiz ROBOSHOT α-SiB serisinde öne çıkan en önemli konulardan biri sıkça vurguladığımız enerji tüketimi konusu. Diğer elektrikli plastik enjeksiyon makinelerine göre rakipsiz konumda enerji tüketimine sahip ROBOSHOT, aynı zamanda FANUC robotlarının tak ve çalıştır olarak kusursuz entegrasyonu, yüksek çözünürlüklü dokunmatik paneli gibi birçok özellikleri ile öne çıkıyor.

 

5. Endüstri 4.0 hakkında fikirleriniz neler? Ürünleriniz Endüstri 4.0 uygulamaları konusunda yeterli midir?
 

Endüstri 4.0‘ın en önemli parçalarından biri olan IoT, otomasyon çözümlerinin büyük miktarda veri alışverişinin gerçek zamanlı olarak görüntülenmesine ve süreçlerin kendi kendini optimize etme yoluyla geliştirilmesine imkan sağlıyor. Toplanan kapsamlı gerçek zamanlı veriler de, hataları daha hızlı tanımlayarak kalite kontrolünü istenen seviyede iyileştirebiliyor.

 

FANUC olarak, Endüstriyel Nesnelerin İnterneti (IoT) konsepti FIELD ile üreticilerin tüm süreç zinciri boyunca, bir tesisteki tüm üreticilerin farklı nesillerdeki üretim makinelerinin kapsamlı veri analizini yapmayı sağlayan bağlantının kurulmasını sağlıyoruz. Bu sayede de yüksek maliyetlere ulaşan duruşları kontrol altına alarak, son derece yüksek olan maliyetleri minimum seviyeye indirip verimliliği ve müşteri memnuniyetini artırıyoruz.

 

6. 2023 yılının ikinci yarısında, Sancaktepe’de yeni bir binaya geçerek teknoloji merkezi hayata geçirmeyi planlıyorsunuz. Bize biraz yeni binanızdan ve detaylardan bahsedebilir misiniz?
 

Bir süredir üzerinde çalıştığımız yeni teknoloji merkezinin temelini Sancaktepe’de attık. Şu an ise inşaat çalışmaları devam ediyor. Yeni teknoloji merkezimizi toplamda 300 milyon TL’lik bir yatırımla hayata geçireceğiz ve bu yıl sona ermeden de açılışını gerçekleştirmeyi planlıyoruz. 10 bin 300 metrekarelik bu yeni binamız, pazarı daha efektif bir şekilde beslememiz için yapılıyor. Bu komplekste ürünlerimizi sergileyebileceğimiz ve çalıştırabileceğimiz bir showroom, sektöre nitelikli eleman yetiştirebileceğimiz bir akademi ve uygulama merkezi ile aynı zamanda Avrupa’da yer alan ikinci tamir merkezimiz ve retrofit alanı da yer alacak.

 

7. “FANUC Yerli Makine Üreticisinin Yanında” adlı yeni bir proje başlattınız. Okuyucularımıza projeyi anlatabilir misiniz?
 

Türkiye’de özellikle pandemiyle birlikte iyi bir ivme yakalayan otomasyon ve bu yönde yapılan yatırımlar, FANUC olarak yer aldığımız bu pazara olan güvenimizi daha da artırıyor hiç kuşku yok ki. Bu bağlamda biz de yerli üretime katkı sağlayacak “FANUC Yerli Makine Üreticisinin Yanında” projesini hayata geçirdik bu yılın başlarında. Bu projeyle birlikte, CNC sektörünün lider ve alanında öncü firmalarından biri olarak birçok farklı alanda faaliyet gösteren makine üreticileriyle yakından çalışma fırsatı buluyoruz. Geliştirdiğimiz proje kapsamında Türkiye’deki CNC makinelerinin üretiminin artırılması, bu alanda aktif olan oyuncuların çoğalması ve üretilen makinelerin teknoloji çıtasının yükseltilmesi ile ülkemiz sanayisine katma değer sağlanmasını hedefliyoruz.

 

Projemizin tek bir amacı yok tabii ki. Öte yandan projemizle birlikte paydaşlarımızın her birinde bir farkındalık yaratmayı da amaçlıyoruz. Esasında projemiz oldukça geniş bir perspektife sahip. Dolayısıyla birden fazla amacımız var ve bu amaçları destekleyen birden çok hedefimiz mevcut. Projeye start verdiğimizde çok heyecanlandık ve “Türkiye sanayisine nasıl destek verebiliriz?” diye düşündüğümüzde karşımıza yüzlerce sorumluluk çıktı. Burada belirlediğimiz birinci önceliğimiz de CNC sektörüne dair bilgi birikimimizi ve tecrübemizi ülkemiz sanayisine aktarmak oldu.

 

8. FANUC olarak Türkiye’de uzun yıllardır hizmet vermektesiniz. Robotlaşma dünyada giderek artan bir talebe sahip. Bizim gibi gelişmekte olan ülkeler açısından bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
 

Dünyada ileri düzeyde olan robotlaşma, özellikle Türkiye gibi bu alanda atılım yapmak isteyen ülkeler için tetikleyici bir faktör esasında. Robotlu otomasyon sistemlerinin üretim, iş verimi, karlılık gibi alanlarda sağladığı faydanın, Türkiye’deki firmalar tarafından daha iyi anlaşılması bu alanda yatırım yapmalarına imkan tanıyor. Nitekim pandeminin tüm dünyada yarattığı etki de robotlaşmaya olan talebin daha hızlı artış göstermesine ve sürecin de beklenenden daha çabuk gerçekleşmesine olanak tanıdı.

 

9. Sürdürülebilirlik çalışmaları için neler söylemek istersiniz? FANUC’un sürdürülebilirlik için yaptığı çalışmalar nelerdir?
 

FANUC olarak çevreye özen göstermek DNA'mızda var ve tüm iş süreçlerimizi de buna uygun şekilde gerçekleştiriyoruz. Ayrıca doğa ile uyum içinde çalışmak da felsefemizin önemli bir parçasını oluşturuyor. Yaşayan geleneğimizde, otomasyon çözümlerimizi geliştirirken sürdürülebilirlik ve çevrenin korunmasına büyük önem veriyoruz. İster robot, ister ROBOMACHINE veya diğer fabrika otomasyon çözümü olsun, ürünlerimiz doğaya saygı gösterilerek üretiliyor.

 

Bunun yanı sıra üretim süreçlerimizi de olabildiğince çevre dostu ve sürdürülebilir kılmak için enerji tüketimini ve atıkları azaltmaya, geri dönüşümü teşvik etmeye ve ayrıca kimyasal madde kontrol süreçlerimizi sürekli iyileştirmeye çalışıyoruz. Çalışanlarımızın çevresel etkimizi tam olarak anlamalarına ve en aza indirmelerine yardımcı olmak için sorumluluk alanlarında işe özel çevre eğitimi de sağlıyoruz.

 

10. 2022 yılı sizin için nasıl geçti? 2023 yılı için hedefleriniz nelerdir?
 

FANUC Türkiye olarak 2022 yılını beklediğimiz ölçüde geçirerek ciromuzda yüzde 26 büyüme gerçekleştirdik. İstikrarlı büyümemizi yer aldığımız her sektörde sürdürüyor, buna uygun stratejilerle sektörde liderliğimizi devam ettiriyoruz. Özellikle bu yıl otomotiv, makine ve gıda alanlarının iş hacmi olarak daha hareketli geçeceğini öngörüyor, her birinde ortalama yüzde 20 büyümeyi hedefliyoruz.